Yürüyüş

Konu: Yürüyüş Çarş. Haz. 25, 2008 1:55 pm

Fransa’yı terk etmek Psy için çok zor olmuştu.. Doğduğundan beri Fransa'da yaşıyordu ve sadece tatiller için burayı terk etmişti.. Londra, Fransa'dan çok farklıydı.. Psy Fransa'yı her şeyiyle arıyordu.. İngilizce’ye de alışması zor olacak gibi görünüyordu zaten..

Gözlerini açtığında tren durmuştu ve insanlar birer birer trenden iniyorlardı.. Herkes akrabalarıyla, sevgilisiyle mutlu görünüyordu dışarıdan.. Ama Psy'ın Londra'da dayanacağı kimse yoktu.. Zaten ne önemi vardı ki onun için.. Bu duygular aptallıktı.. Kim kimi ölesiye sevebilirdi ki?.. Hele bu zamanlarda iyice aptallıktı.. Herkes güç arayışındayken birine bağlanmak büyük budalalık olurdu..

Psy, trenden inmişti.. Bir eliyle valizini sürüyordu.. Bir eliyle de cebinden kalacağı yerin adresini çıkarmaya çalışıyordu.. Hele şükür çıkarabilmişti.. Bu gece çatlak kazan adı verilen bir yerde kalacaktı..

Çatlak Kazan’a gelmişti Psy.. Herkes Psy içeri girdiğinden beri ona bakıyordu..Demek ki yabancı olduğu gerçekten çok belli oluyordu.. Ama Psyche, bundan şikayetçi değildi.. Şuanda bütün ilgi ondaydı.. Psyche, bu duyguyu çok seviyordu.. Kendisinin böyle ilgi odağı olduğunu hissettiği zaman ego’su büyük bir oranda artıyordu.. Egoistler toplum içinde genelde bencil ve kendinden başka kimseyi düşünmeyen insanlar olarak görülürler.. Psy’ı anlatan kelimeler tamda bunlar zaten..

Meraklı gözler içinde resepsiyon’dan kalacağı odanın anahtarını aldı ve merdivenlerin kenarındaki parmaklıklardan tutunarak odasının olduğu yere geldi.. Burası tam Psyche’ın beklediği gibi iğrenç bi yerdi.. Neyse ki sadece bir gün kalacaktı bu pis yerde.. Yarın teyzesinin yanına gidecekti.. Kim bilir belki orada da bunalırsa kendine bir ev tutardı..

Valizindeki giysileri dolaba yerleştirmeyecekti Psyche.. Sonuçta burada bir gece kalacaktı.. Yalnız şimdi üzerini değiştirmeliydi.. Yavaş bir şekilde valizini açtı.. Giysilerin en üst kısmında beyaz straplez tarzı şık bir bluz vardı altına da düşük bel dar paça bir kot çıkardı Psyche.. Giysilerini giyinmişti.. Her zamanki gibi büyüleyici görünüyordu..

Psyche çevreyi keşfetmek istiyordu.. Bu yüzden eline kıyafetine uygun küçük bir çanta aldı.. Nerdeyse odadan çıkıyordu ki aklına asasını almadığı geldi.. Hemen asasını aldı çantasına koydu ve bu pis odadan çıktı.. Gene meraklı ve sorgulayıcı bakışların içinde insanların arasından sıyrıldı ve çatlak kazandan çıktı..

Şimdi nereye gidecekti?.. Ah aklına mükemmel bir fikir gelmişti.. Buraya en son geldiğinde bir göle gitmişti.. Her şeyden kolayca etkilenmeyen Psyche, o gölü gerçekten çok sevmişti.. Şimdi de oraya gitmek istiyordu.. Çatlak kazandan biraz daha uzaklaşınca sakin bir yerde gölün olduğu yere cisimlendi Psyche..

Göl bütün ihtişamıyla karşısında duruyordu Psy’ın.. Göle biraz daha yakından bakmak için suyun yanına doğru ilerledi Psy.. Şuanda gölün tam ucundaydı.. Bu tertemiz suda kendisinin yansımasını görüyordu.. Altın sarısı dalgalı saçlarıyla, pembemsi dudaklarıyla, mavimsi gözleriyle tıpkı bir prensesi andırıyordu Psyche..

Sonra gölün güzelliğini bir yana bıraktı ve ormanın içine doğru yürümeye başladı.. Tam bir noktada durdu.. Önü uçurum gibiydi.. Çok fazla yukarı çıkmış olmalıydı.. Şimdi uçurumdan aşağıya bakıyordu.. Uçurum korkunç görünüyordu.. Biraz geri çekildi Psyche.. Şimdi hiçbir şey düşünmüyordu.. Sadece etrafı izliyordu…

Not:Anlaşmalı bir rp'dir.. Dalmayınız!..

Konu: Geri: Yürüyüş Çarş. Haz. 25, 2008 3:24 pm

Hareketli bir muggle caddesinde yürüyordu Dean . Etraf mugglelarla doluydu , tabi muggleları çok iyi tanıyan biri olarak , muggleların onun bir büyücü olduğunu farketmeleri mümkün değildi . Mugglelara imreniyordu bazen , ne dert vardı ne de tasa onlarda . Onların tek emeli daha iyi bir hayat ve sınırsız eğlenceden başka birşey değildi . Onların başında Karanlık Lord gibi bir bela da yoktu tabii ki . Tek sorunları terörist dedikleri bir grup çapulcuydu sadece .

Dean ne düşünse sonunda mutlaka Karanlık Lord'a geliyordu işin ucu . Mesleği gereği değil de daha çok masum insanların hayatlarını düşünmekten kaynaklanıyordu bu . Bu hastalıklı insanlarda merhamet duygusu diye bir duygu bulunmuyordu çünkü . Tek bildikleri canilik ve sadistlikten başka birşey değildi . Dean düşündükçe tiksiniyordu o insanlardan . Ona göre böyle insanların yaşaması bile gereksizdi , tabii böylelerine insan denebilirse . Ama öncelikli görevi öldürmek değil de sağ olarak yakalamaktı bu canileri . İşte en sevmediği kısımda buydu , o kadar uğraşıp yakalığı caniler bir bakıyordu ki sözde kaçılması imkansız denen Azkaban'dan kaçıp gitmiş , adalet bumuydu yani , adalet masum insanların kanının yerde kalması mıydı ?

Yine bu düşüncelerle kendini doldurmuş , coşup gitmişken bakanlığın önünde buldu kendisini . Şimdi girmeli miyim diye düşünüyordu kafasının içinde . Hayır şimdi masum bir insanın öldürüldüğü haberini duymaya hiç niyeti yoktu ya da şimdi bunu kaldırabileceğini sanmıyordu . Kafası karmaşık düşüncelerle doluyken yanlış birşey yapıp masum insanları tehlikeye atmak istemiyordu . Onun için şöyle bir bakanlığa girmek için kullandıkları telefon klubesine bakıp tekrar arkasını döndü . Etrafı şöyle bir kolaçan etti ve kimsenin olmadığını görünce hemen cisimlendi sessiz sokaktan . Nereye gideceğini kendiside bilmiyordu , kalbi ve zihni nereye yönlendirirse oraya gidecekti artık ...

Tekrar dünyaya önünde netleştiğinde bir su sesi çalındı kulağına . Evet burayı hatırlıyordu burası , iki kere geldiği ama onu derinden etkileri göl kenarından başka bir yer değildi . Önce temis havayı kuvvetlice çekti ciğerlerine . Şimdiden rahatladığını hissediyordu bile . Sonra muhteşem göle yakın bir yerden , dalgaların sesini dinleye dinleye yürümeye başladı . Birkaç dakika yürüdükten sonra orada yanlız olmadığını farketti . İleride uçurumun kenarında bir kadın kıpırdamadan muhteşem gölü seyrediyordu . Kadın muggle mıydı acaba ? Kıyafetlerine bakılırsa muggle olmalıydı tabii muggleları iyi tanıyan bir cadı değilse . Dean çok uzakta olmasına rağmen kadının ne kadar güzel olduğunu görebiliyordu . Sarı saçları vardı ve kıyafetleri üstüne çok yakışmış görünüyordu . Dean atılgan biri değildi o yüzden yanı yaklaşıp onunla konuşmaya dayanabilir miydi bilmiyordu .

Bir süre olduğu yerde kalıp gölün zerafetini seyretti Dean . Bir yandan da göz ucuyla kadına bakmadan edemiyordu . Bişeyler vardı sanki o kadında , kendisini ona çeken , kalbinin hızının iki kat jızlanmasına sebep olan bişey ... Daha fazla dayanamayıp kadına doğru yöneldi . Kadında onu farketmiş olacak tedirgin tedirgin ona bakıyordu şimdi . Yaklaştıkça kadının buralı olmadığı anlaşılmaya başlıyordu yüz şeklinden , işte bu bir avantajtı mazeret bulmak açısından . Yavaşça yanına yaklaştı ve konuşmaya başladı heyecanla .

'' Aaa özür dilerim , buralı değil gibisini de ... Eee kaybolduysanız yardım edebilirim yani . Yanlış anlamayın ... eee başka bir amacım yok yani . ''

Kızardığını hissedebiliyordu . Yalan söylemeyi hiç beceremezdi zaten . Şimdi kadının tepkisinin çok sert olmamasını diliyordu içinden . Ama ona bakmadan da edemiyordu yine . Çok güzeldi ... Meleklerden bile güzel ...

Konu: Geri: Yürüyüş Çarş. Haz. 25, 2008 3:50 pm

Psyche, gölün manzarasına tekrar hayran kalmıştı.. Burası Fransa’daki evlerinin çok yakınındaki sadece birkaç kilometre ötesindeki göle benziyordu.. Kim bilir belki de onu buraya çeken buydu.. Kafasını biraz daha yana çevirdiğinde çekici bir bayın yanına doğru yaklaştığını fark etmişti.. Açıkçası biraz tedirgin olmuştu.. Sonuçta burada yeniydi.. Adam iyice yanına gelmişti Psy’ın.. Ona biraz daha yaklaşınca Psy, karşısındaki adamı bir yerden tanıdığını ama çıkaramadığını fark etti..

'' Aaa özür dilerim , buralı değil gibisini de ... Eee kaybolduysanız yardım edebilirim yani . Yanlış anlamayın ... eee başka bir amacım yok yani . ''

“Rica ederim.. Ah evet buranın yabancısıyım.. Daha bugün Fransa’dan geldim.. Ama hayır, kaybolmadım.. Buraya birkaç defa daha gelmiştim ve bu gölü her zaman büyüleyici bulurum.. Biraz kafa dağıtmak için buradayım.. Sanırım sizi bir yerden tanıyorum?.. Bu arada ben Psyche..”

Aslında Psyche yeni tanıştığı insanlarla bu kadar samimi olmazdı karakterinden dolayı ama karşısındaki bayın kibarlığından etkilenmişti.. Zararsız birine benziyordu.. Üstelik çok çekiciydi.. Bu yüz Psy’a hiç yabancı gelmiyordu.. Peki kimdi bu esrarengiz yabancı?.. Ah evet tabii.. Baş seherbaz olmalıydı.. Psyche, karşısındaki adamın bir seherbaz olduğunu anlayınca yüzündeki ifade değişmişti birden.. Kafasını başka bir yöne çevirdi.. Sonra dayanamadı ve tekrar baş seherbaz olduğunu düşündüğü adamın yüzüne bakıp konuşmaya başladı..

“Siz.. Siz baş seherbazsınız değil mi?.. Birkaç kez görmüştüm yüzünüzü.. Gazetelerde falan işte bilirsiniz.. Bende bakanlıkta çalışıyorum.. Uluslar Arası Sihirsel İşbirliği Daire’si başkanıyım..”

Hala üzerindeki şaşkınlığı atamamıştı.. Belki karşısındaki kişi onun kadar çekici olmasa Psyche daha farklı davranırdı karşısındaki adama ama.. Utangaç ve sıkılgan birine benziyordu.. Öyle olmasaydı neden böyle kızarsın ki?.. Hala bakışıyorlardı.. Psyche bu bakışların içinde tamamen farklı şeyler görüyordu.. Hiç kimsede görmediği şeyler…

Konu: Geri: Yürüyüş Çarş. Haz. 25, 2008 4:21 pm

Dean kadının gözlerine bakarken dünyadan sıyrılıp gitmişti sanki . Neler yoktu ki o maviye çalan gözlerde ... Zerafet , asillik , heyecan , güven , çekicilik ve sanki biraz da kötülük ... Tam bunları düşünürken hayal meyal adının Pysche olduğunu öğrendi nefes kesici güzellikteki kadının . Korktuğu gibi durumu çok kötü de karşılamamıştı hem . Şimdi o da gözleirni dikmiş ona bakıyordu ve birkaç muhteşem saniyenin ardından yeniden konuşmaya başladı .

“Siz.. Siz baş seherbazsınız değil mi?.. Birkaç kez görmüştüm yüzünüzü.. Gazetelerde falan işte bilirsiniz.. Bende bakanlıkta çalışıyorum.. Uluslar Arası Sihirsel İşbirliği Daire’si başkanıyım..”

İşte şimdi şaşkınlığını gizleyemiyordu Dean . Kadınla konuştukça muggle olduğu yönündeki tezi kuvvetlenmişti çünkü . Demek o da bakanlıkta çalışıyordu ha . Ama niye hiç görmemişti ki onu . Hayır bu güzelliği daha önce farketmemiş olamazdı . Öğrenmenin tek yolu vardı , yine heyecanını bastıramayarak konuşmaya başladı .

'' Evet ben Baş Seherbaz James Dean Grant . Açıkçası sizi bir muggle sanmıştım . Bu yüzden şaşkınlığımı bağışlayın lütfen . Ama hala anlamıyorum , sizin gibi nefes kesici güzellikte bir bayanı bakanlıkta farketmemiş olamam . Ne zamandır Bakanlıktayım demiştiniz ? ''

Konu: Geri: Yürüyüş Çarş. Haz. 25, 2008 4:40 pm

Psyche adam bile bir kaç dakika bakıştı..Ama herhangi birkaç dakika değildi bu.. Adam karşısında tamamen farklı şeyler hissetmişti Psy.. Ama bunu belli etmeye hiç mi hiç niyeti yoktu.. Hem aralarında bişey olması imkansız gibi görünüyordu.. Sonuçta karşısındaki kişi bir baş seherbazdı.. Psy ise ölüm yiyen.. Belki de burada olması bile büyük bir hataydı.. Bir an hiçbir şey söylemeden oradan uzaklaşmak geldi içinden.. Ama karşısındaki çekici adam ona böylesine içten bakarken bunu yapamazdı..

'' Evet ben Baş Seherbaz James Dean Grant . Açıkçası sizi bir muggle sanmıştım . Bu yüzden şaşkınlığımı bağışlayın lütfen . Ama hala anlamıyorum , sizin gibi nefes kesici güzellikte bir bayanı bakanlıkta fark etmemiş olamam . Ne zamandır Bakanlıktayım demiştiniz ? ''

Ahhh.. Buna dayanamazdı Psyche.. Her kadının duyar duymaz kendinden geçebileceği türden bir iltifattı bu.. Dean’de Psy’dan hoşlanmıştı en azından öyle görünüyordu.. Psyche duyduğu bu güzel iltifata sadece hoş ve gizemli bir gülümsemeyle karşılık verdi..

“Lütfen siz diye hitap etmeyi bırak Dean.. Baş döndürücü güzellikte olduğumu söylüyorsun ama siz diyorsun.. Gerçekten çok garip oldu.. Ben daha bugün göreve başladım.. Fark etmemiş olman gayet doğal..”

Dean şaşkın görünüyordu.. Psyche buna anlam verememişti.. Az önce nefes kesici güzellikte olduğunu söyleyebilmişti ama sen diyememişti.. Anlaşılan bu işlerde tecrübesizdi.. Psyche gülümsedikten sonra Dean’ın daha da kızarmaya başladığını fark etmişti Psyche.. Dean’ın kendini rahat hissetmesini sağlamaya çalışıyordu ama Dean ısrarla utanmaya devam ediyordu.. Kim bilir belki de Psy’ı bu kadar etkileyen şeyde buydu..

Konu: Geri: Yürüyüş Çarş. Haz. 25, 2008 5:10 pm

Dean , Psyche'nin sözleri üzerine bir süre gülümsedi hala gözlerine bakar vaziyette . Utandığını belli ettiğini biliyordu ama bu genelde sorun olmazdı onun için . Her zaman kadınlar karşısında böyle olmazdı çünkü , herzaman karşısına bu güzellikte bir kadın da çıkmıyordu tabii ki . Ama artık kendini toparlamalıydı , utangaç biri olarak görünmek istemezdi hiçbir zaman . Derin bir nefes alarak konuşmaya başladı .

'' Öyle olsun Psyche , ismini telaffuz edişim doğru değil mi ? Biraz değişik bir ismin var da , ama gerçekten çok güzel , tıpkı senin gibi . Bakanlıkta daha önce görmediğimi biliyordum işte , görseydim zaten senin gibi vir kadınla tanışmadan duraöazdım , aynen şimdi ki gibi yani . ''

Utangaç olabilirdi ama duygularını sözcüklere dökmesini de bilirdi . Eğer bir güzellik gördüyse hakkını verip onu övmeyi ihmal etmezdi ama şimdi kelimeler yetmiyordu duygularını anlatmak için . Hissettiği duyguların yoğunluğunu hiçbir sözcük karşılamıyordu . İlk defa hissediyordu bu duyguyu , ne kadar da güzeldi , insanın bu duyguyu hissetmesi ne güzeldi ....

Konu: Geri: Yürüyüş Çarş. Haz. 25, 2008 5:31 pm

Psy ve Dean hala bakışıyorlardı.. Psy kaçmak istiyordu bu durumdan.. Güzel ama çelişkili bir durumdu bu.. Kim bilir Dean Psy’ın ölüm yiyen olduğunu öğrense nasıl karşılardı?.. Buna verilecek en küçük bir cevabı dahi yoktu Psy’ın.. Bu böyle ilerlemeyecekti.. Bi şekilde bir yerden patlak verecekti.. Psy bir an Dean’e ölüm yiyen olduğunu söylemek için dudaklarını araladığında Dean konuşmaya başlamıştı bile..

'' Öyle olsun Psyche , ismini telaffuz edişim doğru değil mi ? Biraz değişik bir ismin var da , ama gerçekten çok güzel , tıpkı senin gibi . Bakanlıkta daha önce görmediğimi biliyordum işte , görseydim zaten senin gibi bir kadınla tanışmadan duramazdım , aynen şimdi ki gibi yani . ''

“Geleneksel bir isim.. Ailem büyük ve soylu bir aile.. Bu ada sahip bir sürü büyük annem var.. Şaşırtıcı ama doğru telaffuz ediyorsun.. Dikkatli biriymişsin demek ki.. İlk defa gördüğüne bu kadar emin olduğuna göre.. Çokta kibarsın, iltifatların için çok teşekkür ederim.. Söylediklerin her kadının bayılacağı türden sözler..”

Psy tekrar bir gülücük attı Dean’e.. Çok etkilenmişti bu kibar sözlerden Psy.. Değer verildiğini ve fark edildiğini hissetmek gerçekten harika bir şeydi Psy için.. Hele bunu Dean gibi muhteşem birinin hissettirmesi inanılmaz bişeydi..

Psy, şuanda farklı bir şeyi merak ediyordu.. Neden seherbaz olduğunu Dean'e sormak istiyordu.. Bundan önce yaslandığı ağacın dibine yavaşça oturdu ve Dean'ın gözlerine bakarak konuşmaya başladı.. Söyleyeceği şeyler onu sinirlendirebilirdi bunun farkındayı Psy ama tırsmıyordu.. Aksine bu duyguya bayılıyordu..

"Baksana Dean.. Hep merak etmişimdir.. Seherbazlarda belli bir seviyeye gelmek için bir eğitime tabi tutuluyorlar ve hayatlarını buna adıyorlar resmen.. Senin gibi biri neden bunu seçti?.. Çok mu hoşunuza gidiyor ölüm yiyenlerle baş etmek?.. Daha doğrusu baş edememek.."

Konu: Geri: Yürüyüş Çarş. Haz. 25, 2008 6:22 pm

Dean hala gözlerini Psyche'den alamıyordu . Ona olan hisleri her saniye , söylediği her sözcükle daha da güçleniyordu sanki . Sonunda Psyche göz temasını kesip , yaslandığı ağacın önüne oturuverdi . Dean ona karşı hissettiği yoğun duyguların yanında sanki bir de kendisine bişey söylemek istiyormuşta söyleyemiyormuş gibi bişeyler seziyordu sanki . Dean de ona ayak uydurup ağaca sırtını vererek yanına oturuverdi . Şimdi ona biraz daha yakın olmanın verdiği heyecanla kalp atışları daha da hızlanmıştı . Tam bişey diyecekti ki hızlı davranan Psyche oldu .

"Baksana Dean.. Hep merak etmişimdir.. Seherbazlarda belli bir seviyeye gelmek için bir eğitime tabi tutuluyorlar ve hayatlarını buna adıyorlar resmen.. Senin gibi biri neden bunu seçti?.. Çok mu hoşunuza gidiyor ölüm yiyenlerle baş etmek?.. Daha doğrusu baş edememek.."

'' Sana durumu şöyle izah edeyim Psyche . Bu benim yapımla ilgili tamam mı ? O caniler birine zarar verdiğinde benim içim herkesden çok acıyor . Onlar ki hiçbir zararı olmayan ve tabii gücü de olmayan savunmasız mugglelara sırf zevk almak için işkence edip bu da yetmezmiş gibi öldürüyorlar . Ben daha okulda ikinci sınıfa giderken bir arkadaşımın muggle olan babası bir Ölüm Yiyen tarafından öldürüldü . Bu olaydan sonra günlerce ağladım . Evet utanmadan söylüyorum kolay kolay ağlamacak biri olarak günlerce ağladım . İşte o gün o arkadaşıma babasının intikamını alacağıma , kanımın son damlasına kadar bunun için savaşağıma yemin ettim . Bunun için çok çalıştım , zorlu sınavlar atlattım , birsürü tehlikeli görevlere atandım . Birsürü Ölüm Yiyen'i Azkaban'a tıktım . Bu yüzden iki ay önce Baş Seherbaz yapılarak ödüllendirildim . Anlıyacağın ben bu yola baş koydum . Gerekirse canımı bile ortaya koyarım o masum insanlara zarar gelmemesi için . ''

Bunları söylemek yeniden içinin dolu dolu olmasına neden olmuştu . İçindeki öfke yine artmış kontrol edilmez bir hal almıştı . Öyleki yerde buran bir taşı alıp tüm gücüyle göle doğru fırlattı enerjisini biraz olsun boşaltmak için . Şimdi yine eski anılar bir sel gibi akın etmeye başlamıştı zihnine yavaşça ...

Konu: Geri: Yürüyüş Çarş. Haz. 25, 2008 6:44 pm

Psy, Dean’den gelecek cevabı heyecanla bekliyordu.. O sırada Dean’de Psy’ın yanına oturdu.. Şimdi birbirlerine gerçekten çok yakınlardı.. Psy, Dean’ın hızla çarpan kalp atışlarını bile duyabiliyordu..

'' Sana durumu şöyle izah edeyim Psyche . Bu benim yapımla ilgili tamam mı ? O caniler birine zarar verdiğinde benim içim herkesden çok acıyor . Onlar ki hiçbir zararı olmayan ve tabii gücü de olmayan savunmasız mugglelara sırf zevk almak için işkence edip bu da yetmezmiş gibi öldürüyorlar . Ben daha okulda ikinci sınıfa giderken bir arkadaşımın muggle olan babası bir Ölüm Yiyen tarafından öldürüldü . Bu olaydan sonra günlerce ağladım . Evet utanmadan söylüyorum kolay kolay ağlamacak biri olarak günlerce ağladım . İşte o gün o arkadaşıma babasının intikamını alacağıma , kanımın son damlasına kadar bunun için savaşağıma yemin ettim . Bunun için çok çalıştım , zorlu sınavlar atlattım , birsürü tehlikeli görevlere atandım . Birsürü Ölüm Yiyen'i Azkaban'a tıktım . Bu yüzden iki ay önce Baş Seherbaz yapılarak ödüllendirildim . Anlıyacağın ben bu yola baş koydum . Gerekirse canımı bile ortaya koyarım o masum insanlara zarar gelmemesi için . ''

Dean’ın anlatış tarzı Psy’ın gerçekten ürkmesini sağlamıştı.. Kalp atışları anın verdiği korkudan dolayı göze alınacak kadar artmıştı.. Psy, dışarıdan çok sakin görünen Dean’ı böyle görmenin şokuyla garip bir ses tonuyla konuşmaya başladı..

“Eğer sana bunları hatırlatıp üzdüysem özür dilerim Dean.Ben, ben neyse boşver...”

Psy kendine inanamıyordu.. Şuanda bir seherbazdan özür diliyordu.. Hemde baş seherbazdan.. Nasıl bişeydi bu?.. Şuanda gerçekten kendinden utanıyordu.. Hayır, utanması gerekmiyordu.. Zaten hissettiği şeylerden dolayı ağzından çıkan sözcükler öyle olduğu için değildi.. Ya da sadece Dean’e karşı öyleydi.. Psy, şuanda resmen mantığıyla kalbi arasında kalmıştı.. Ne yapacağını bilmiyordu.. Eğer Dean o yola baş koyduysa Psyche için de aynı durum vardı.. Birçok aile üyesi Z.A.Y üyeleri ve seherbazlar tarafından öldürülmüştü.. Bir an gözünün önünde bir görüntü belirdi.. Bu daha bir yıl önce kaybettiği dayısıydı.. Gözlerinin önünde öldürmüşlerdi onu.. Sonra bir an kendini dürttü ve eski haline geldi Psy.. Hiç beklemediği bir anda Dean yerdeki taşı alıp göle fırlattı.. Bununla birlikte ortaya çıkan ses, Psy’ın iyice ürkmesine neden olmuştu.. Şimdi solukları iyice hızlanmıştı.. Hem konuşulanların ağırlığından hem de Dean’e karşı bastıramadığı duygular yüzünden..

Konu: Geri: Yürüyüş Çarş. Haz. 25, 2008 7:45 pm

Dean bir süre daha yine onu zorlayan sinirlerini bastırmak için çabaladı . Ne yapsa olmuyordu işte , konu Ölüm Yiyenler olunca bitmek tükenmek bilmeyen bir tiksinme ve kin duygusu oluşuyordu içinde . Şu anki kızgınlığını Psyche'e belli etmemek için bakmaya korkuyordu o gözlere . Tam o sırada Pcyche'nin yumuşak sesi çalındı kulağına .

“Eğer sana bunları hatırlatıp üzdüysem özür dilerim Dean.Ben, ben neyse boşver...”

'' Saçmalama Psyche , bunları hatırlat mı ? Bunlar hiç aklımdan çıkmayan şeyler zaten . Bunları düşündükçe devam etmek için güç buluyorum bedenimde . Bunlar artık benim yaşama sebebim oldu . ''

Psyche'nin o güzel sesini duymak rahatlatmıştı onu . Sanki hiç sinirlenmemişcesine rahattı şimdi . O yüzden o güzel gözlerden kendisini mahrum etmesine de gerek yoktu artık . Maviye çalan güzel gözlere baktı ve konuşmaya başladı .

'' Yanlış hatırlamıyorsam Bakanlıktaki ilk günüm olacak demiştin . İstersen sana yardım edebilirim . Ben Bakanlıkta eski olduğumdan herkes beni tanır , sever de . Sana seve seve yardım ederim . Hem eee belki ee giderken bir yerlerde birşeylerde içeriz nedersin ? ''

Yüzüne elinden geldiğince samimi bir gülücük kondurdu . Her geçen saniye daha da etkileniyordu Psyche'den . Duyguları bastırılamaz bir hal almıştı artık . Artık yönetim mantığının değil de kalbinin elindeydi sanki . Buna şikayetide yoktu tabii ki . Bu hayatında yaşadığı en güzel histi çünkü .

Konu: Geri: Yürüyüş Çarş. Haz. 25, 2008 8:17 pm

Psyche, Dean bişeyler söyleyene kadar hiç konuşmadı.. Dean’ın gözlerine bakmak istiyordu ama Dean ona bakmıyordu.. Öfkeli görünüyordu..

' Saçmalama Psyche , bunları hatırlat mı ? Bunlar hiç aklımdan çıkmayan şeyler zaten . Bunları düşündükçe devam etmek için güç buluyorum bedenimde . Bunlar artık benim yaşama sebebim oldu . ''

Psy bunların üzerine hiçbir şey söylemedi..Sonuçta o bir ölüm yiyendi ve Dean’in onları öldürmek için nereden destek aldığını duymak hiçte hoş bişey değildi.. Yüzündeki ifade tekrar yerini öfke ve sinire bıraktı.. Maalesef çok uzun sürmemişti bu.. Dean, ona bakmaya başlayınca gene duyguları değişmişti.. Normalde bu çok hoş bişeydi ama Psy Dean’in yanında değiştiğini hissetmeye başlamıştı.. Bunu kesinlikle istemiyordu.. Duygularının değişmemesi için elinden gelen her şeyi yapacaktı.. Her ne kadar zorlanacağını bilse bile.. Hiç doğru şeyler hissetmiyordu Dean’e karşı.. Karşısındaki hayatı boyunca en çok nefret ettiği taraftandı.. Kim bilir belki de Dean’in öldürdüğü ölüm yiyenler arasında onun arkadaşları ve ailesi de vardı?..

'' Yanlış hatırlamıyorsam Bakanlıktaki ilk günüm olacak demiştin . İstersen sana yardım edebilirim . Ben Bakanlıkta eski olduğumdan herkes beni tanır , sever de . Sana seve seve yardım ederim . Hem eee belki ee giderken bir yerlerde birşeylerde içeriz nedersin ? ''

Ama yapamıyordu Psyche.. İçindeki bu kıpırtıyı durduramıyordu.. Dean onunla vakit geçirmek için bu kadar ısrarlıyken duygularına hakim olamıyordu.. İşler ciddiye dönmeden, aşk bacayı sarmadan durdurmalıydı Psy.. Dean biraz önce ölüm yiyenlerden nefret ettiğini belirtmişti.. Belki Dean’e ölüm yiyen olduğunu söylese Dean Psy’dan vazgeçerdi?.. Bunun acısı çok kötü olurdu ama Psy için.. Ama olayları daha da fazla büyütmek istemiyordu.. Aslında mantığı büyümesin istiyordu ama kalbi.. Psy’ın kalbi ilk defa böyle çarpıyordu.. Diğer ilişkileri hep tek gecelik olmuştu.. En fazla bir hafta devam etmişti.. Ama bu sefer.. Artık bişeyler söylemesi gerektiğini hissettiği için konuşmaya başladı..

“Harika bir fikir Dean.. Hem ortama da uyum sağlamış olurum.. Bişeyler içelim bencede.. Canım feci şekilde ateş viskisi istiyor.. Umarım buralarda iyi ateş viskisi olan bir yerler vardır..”

Biraz tedirginlikle tekrar Dean’ın gözlerine bakmaya başladı Psy.. Dean’de ona bakıyordu aynı şekilde..