|
|
| RP Yarışması Başvuruları | |
|
+2Jennifer Love Dearborn Paul Walker 6 posters | Yazar | Mesaj |
---|
Paul Walker Admin/Durmstrang Okulu Müdürü/Düello Sanatları Profesörü
Mesaj Sayısı : 4137 Yaş : 33 Nerden? : Londra Rp Sevgilim : Keira Knightley Savaş Tarafım : Zümrüdüanka Yoldaşlığı Yaşım(Rp\'de) : 25 Asam : Hipogrif Pençesi Kan Saflığı : Melez En Belirgin Özelliği : Aşırı İyimserimdir Ruh haliniz : Kayıt tarihi : 18/04/08
Kişi sayfası Büyü Gücü: (100/100) Rp Gücü: (100/100)
| Konu: RP Yarışması Başvuruları Çarş. Tem. 02, 2008 2:08 pm | |
| Ad : Soyad : Ne Zamandır RP Yapıyorsun : Yarışmaya Katılacağın RP : RP'sine güvenen arkadaşları yarışmaya bekleriz . Ödülü sorarsanız o da sürpriz olsun . Hepinize iyi RP'ler ... | |
| | | Jennifer Love Dearborn Biçim Değiştirme Profesörü/Slytherin Bina Sorumlusu
Mesaj Sayısı : 728 Yaş : 31 Nerden? : California xP Rp Sevgilim : ARIYORUM xD Savaş Tarafım : Z.A.Y. Yaşım(Rp\'de) : 20 Asam : ~Karanlığın Gücü~ Kan Saflığı : safkan En Belirgin Özelliği : İnatçı | Çılgın | Duygusal(bensel xP) | Haa bi de alınganım bee | Ruh haliniz : Kayıt tarihi : 06/06/08
Kişi sayfası Büyü Gücü: (100/100) Rp Gücü: (100/100)
| Konu: Geri: RP Yarışması Başvuruları Çarş. Tem. 02, 2008 4:08 pm | |
| Jennifer Love Hewitt Yaklaşık 1 yıldır... Rp:
Jennifer , yanından geçen öğrencileri izledi dalgınlıkla. Bugün üstünde bir hararet vardı sanki. Yorgunluktandı belki de. Son öğrenci de çıktıktan sonra kapıyı arkasından kapattı. Hafifçe sendeleyerek , en ön sıraya oturdu. Gözleri kararıyor ve uyuyacak gibi oluyordu. Bütün gün öğrencilere büyü öğretmek ve not alırlarken tüy kalımlerinin çıkardığı sesi dinlemek onu deli ediyordu. Derslerin yoğun temposu altında eziliyordu , çılgınlık veya inatçılık yapacak hali kalmamıştı. Bazı öğretmenler şaka babında gülüyorlardı onun bu haline. ''Sen hep böyle kal Jenny!'' diyorlardı. Jenny de fitil oluyor , ama halsizlikten kıvrandığı için bir şey diyemiyordu... Bugün biraz daha iyiydi sanki , hiç değilse keyifliydi biraz. Çünkü bugün Cuma'ydı. İki gün tatil , ver elini huzur!..
Jenny , sıranın üstüne yapıştırılmış bir sakız gördü. Öğrencilerden biri yapıştırmış olmalıydı.. Jenny , çok kızardı böyle şeylere , ama söyleyecek bir şey bulamazdı , çünkü o da küçüklüğünde yapardı böyle şeyler... Profesörlerin koltuğuna koku bombası koyduğu , öğrencileri kışkırtıp dersliği baykuşlarla doldurduğu olmuştu.. Profesörler ondan hem şikayet eder , hem de yaptıklarına gülerlerdi... Jenny komik bir şekilde iç geçirdi ve sakızı seyretmeye başladı...
Ne kadar zaman geçmiş bilinmez , birşey Jenny'nin yanında peydahlandı. Jenny'yi farketmeden tahtanın önüne doğru süzüldü ve eline bir tebeşir alıp hiç de hoş olmayan şeyler yazmaya başladı... Jenny ayağa fırladı ve olanca gücüyle bağırmaya başladı.
''PEEVES!! Seni uğursuz yaratık , hemen defol , yoksa sana öyle bir uğursuzluk büyüsü yaparım ki , iki hafta kendine gelemezsin!''
Jenny'nin Peeves diye hitap ettiği insan-hayalet karışımı yaratık fena halde irkildi. Hazırlıksız yakalanmıştı. Arkasından bir çığlığın peydahlanmasını beklemiyordu. Döndü ve neredeyse kaçarcasına derslikten çıktı. Jenny , kızgınlığı biraz geçince kahkahalarla gülmeye başladı. Sesi , taş odada yankılanıyordu. Yeterince güldükten sonra gözlerindeki yaşları sildi ve derslikten çıktı. Kendisine gelmişti. Her şey ne kadar da güzeldi!
İlk olarak üstündeki resmi , yerleri süpüren cüppeden kurtulacaktı. Koridorda yürürken, ellerini cebine soktu ve bir melodi tutturdu. Koridorun canı sıra uzanan büyük , hoş kıvrımları olan tahta pencerelerden dışarıyı izliyordu. Güneşin puslu bir güzelliği vardı. Hafif bir rüzgar esiyor ve günün tadını ortaya çıkarıyordu. Bahçede öğrenciler toplanmış , akşam yemeği için okula girmeden önce , bu havanın tadını çıkarıyorlardı. Jenny , koridordan sola döndü ve bir kapıdan içeri girdi...
Geniş ve ferah bir odaydı burası.Duvarlar gül kurusu rengindeydi. Odanın bir duvarı kitaplıkla kaplıydı. Yerde , eski tafalı insanların hoşuna gidecek türden bir halı seriliydi. Jenny , dolabına doğru yürüdü ve kapağını açtı. Karanfil kokusu çarptı suratına. Jenny gülümsedi ve geniş bir t-shirt , altına da spor bir pantolon giydi.Jenny'nin tarzıydı bu. Dolabın kapağını kapattı ve kendi kendine söylendi:
''Bugün olağanüstü bir şey olmayacak , aşağı inecek , yemeğimi yiyecek ve uyuyacağım , bu-''
Tüylerini diken diken edecek kadar tiz bir ses duydu. Fena halde irkilince ayağının altındaki halı kaydı ve Jenny kendisini sırtüstü yerde buldu. Nefesi kesilmişti. Göğsünü tuttu ve nefes almaya çalışarak yanındaki bir sandalyeye tutundu. Tiz ses devam ediyordu , ama bu sese şimdi de haykırışa benzeyen , insançıl olmayan bir ses eklenmişti. Jenny güçlükle doğruldu ve pencereye koştu. Bu sırada sesler kesilmişti. Pencerenin kenarlarına tutundu ve aşağı sarktı.Ancak bu kadar yüksekten hiçbir şey seçilemiyordu.
Jenny komidinin üzerine bıraktığı asasını kaptı ve koridora çıktı. Son sürat koşuyordu , koridorun duvarlarına asılan portre resimleri başlarını oğnatıyorlar ve o yanlarından geçerken merakla bakıyorlardı... Jenny merdivenleri ikişier ikişer (hatta bazılarını üçer) indi . Son beş basamağı atladı ve sendeledi. Giriş Salonun bomboştu ; neler olduğunu sorabileceği biri yoktu. Jenny , hızlı admlarla Giriş Salonu'nu aştı ve bahçeye çıktı. Ne olduğunu anlamak umuduyla etrafa bakındı. Gölkenarında herkes daire şeklinde toplanmıştı.
Jenny kalabalığa koştu. Müdür ortada duruyor ve Jenny'nin kalabalığın başları üzerinden göremediği bir şeye bakıyordu. Profesörler de yüzlerinde korkmuş bir ifadeyle , öğrencileri alandan uzaklaştırmaya çalışıyordu. Her kafadan bir ses çıkıyordu. Jenny kalabalığı aştı ve müdürün yanına gelip yere baktı. O anda gördüğü şey , midesinin ağzına gelmesine yol açtı.
Jenny'nin dersine giren ve çok başarılı olan bir 2. sınıf öğrencisi , yerde her yanı parçalanmış bir şekilde duruyordu. Etlerinin çoğu ezilmişti. Çevresi tam bir kan gölüne dönmüştü... Jenny başını kaldırdı ve müdürün yüzüne baktı. O da korkmuş ve sarsılmıştı anlaşılan. Müdür , okulun hademesine seslendi.
''Çabuk Sihir Bakanlığına cisimlen! Bir kaç görevli ve yanında Sihir Bakanı'nı getir. Acil bir durum olduğunu söyle!''
Hademe , yüzüne şaşakalmış bir bakışla müdüre baktı. Sonra konuyu anladı ve hızlı adımlarla okul arazisinin dışına yürümeye başladı ; orada cisimlenecekti. Jenny , diğer Profesörlere katıldı ve öğrencilerin hepsini alandan uzaklaştırdılar. Çok geçmeden Sihir Bakanı da geldi. Müdür ve profesörler ondan bir açıklama bekliyordu ama , bu duruma getirecek bir açıklama bulamadılar. Çocuk için de artık çok geçti , cansız vücudunu ortadan kaldırmaktan başka yapabilecekleri birşey yoktu...
Jenny o gece uyuyamadı. Kimsenin uyuduğunu sanmıyordu zaten. Yarın ölen çocuğun ailesi gelecekti , peki ne diyeceklerdi onlara..? Jenny huzursuzca yatağında kıpırdandı. Bunu aklına getirmek istemiyordu. Ama sorun , bu düşünceyi kovabilmekti. Sabaha kadar bu konuyu düşünmek zorunda kaldı Jenny...
Ertesi gün 5.00'da , Giriş Salonu'ndaydı Jenny. Bekleyememişti , Sihir Bakanlığı'na gidecekti. Sabahın soğuğunda , seyahat cüppesinin eteklerini topladı ve yürümeye başladı. Göl kenarından geçerken , yerde bir sarsıntı hissetti. Ama aklı başka yerlerdeydi.. Bunu önemsemedi bile. Yürürken gözüne birşey ilişti. Çocuğu ölü ubldukları yerde beyaz birşey dikkatini çekti.Eğildi ve eline aldı. Doğrulduğunda elinde , anormal sayılabilecek büyüklükte bir diş tutuyordu. Ucu sivri ve tazeydi. Jenny , istemsiz bir şekilde titrediğini hissetti. Döndü ve etrafına bakındı. Bir soluk sesi duymuştu. Buna emindi. Yer birkez daha sarsıldı. Ama bu hissedilmeyecek gibi değildi. Jenny soğuk soğuk terlediğini hissetti. Bir ses daha duysa bağıra bağıra kaçacaktı. En sonunda , görmekten korktuğu şey üstüne atladı.
Jenny tiz bir çığlık attı. Asasını çıkardı ve üstüne gelen şeye bir engelleme laneti gönderdi. Büyük bir şaşkınlıkla , büyünün işe yaramadığını gördü. Yaratığın nasıl bir şey olduğunu görecek fırsatı bulmuştu. Jenny , hayatında korkmadığı kadar korktuğunu hissetti. Kocaman dişleri , koskocaman bir kafası vardı bu şeyin! Bir pantere benziyordu , ama panter olamayacak kadar vahşiydi. Jenny , asasını kaldırdı ve tam yaratık onu parçalayacakken istemsiz bir büyü yaptı. Yaratık yere yığıldı ve son bir kez titreyerek hareketsiz kaldı.
Jenny , derin bir soluk aldı. Koşarak yaklaşan insan seslerini hayal meyal duydu. Ama artık direnecek hali yoktu. Yere çöktü ve memnuniyet içerisinde bayıldı... Uyandığında revirde , başında durup endişeyle ona bakan insanların önündeki yatakta yatıyordu. Kötü bir kabustan uyanıyordu sanki , ama etrafındaki insanların yüzlerindeki ifade , bunun bir kabus olmadığını kanıtlıyordu...
Ertesi gün gazetelerin manşetleri şöyleydi.
''YENİ BİR YARATIK TÜRÜ BULUNDU. Geçtiğimiz gün büyücülük okulunda bir öğrenci ve profesöre saldıran yaratığın yeni bir tür olduğu ortaya çıktı. Sihir Bakanlığı bu konuda fazla açıklama yapmak istemiyor , yaratıktan son anda kurtulan profesör ise hala şok halinde...''
Jenny revirdeki yatağında oturup bunları okurken mırıldanıyordu:
''Sakin bir gün olacak mı demiştim..?''
En son Jennifer Love Hewitt tarafından Perş. Tem. 03, 2008 2:13 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi | |
| | | Paul Walker Admin/Durmstrang Okulu Müdürü/Düello Sanatları Profesörü
Mesaj Sayısı : 4137 Yaş : 33 Nerden? : Londra Rp Sevgilim : Keira Knightley Savaş Tarafım : Zümrüdüanka Yoldaşlığı Yaşım(Rp\'de) : 25 Asam : Hipogrif Pençesi Kan Saflığı : Melez En Belirgin Özelliği : Aşırı İyimserimdir Ruh haliniz : Kayıt tarihi : 18/04/08
Kişi sayfası Büyü Gücü: (100/100) Rp Gücü: (100/100)
| | | | Hermione Granger 5. Sınıf Gryffindor Öğrencisi
Mesaj Sayısı : 1175 Yaş : 33 Nerden? : Olmak istediğim yerin az uzağından... Rp Sevgilim : •●◦Jack Sparrow◦●• Biri var ki.. O kendini biliyo[R] Savaş Tarafım : Samimi olmayı vaad edebilirim, tarafsız olmayı AsLa! ---> -Dumbledore's Army- Yaşım(Rp\'de) : 15 [aslı=16,5] Asam : ~Kalp Çakrası~ Kan Saflığı : Muggle doğumlu~ En Belirgin Özelliği : cesur Ruh haliniz : Kayıt tarihi : 24/04/08
Kişi sayfası Büyü Gücü: (10/100) Rp Gücü: (100/100)
| Konu: Geri: RP Yarışması Başvuruları Cuma Tem. 04, 2008 12:02 am | |
| | |
| | | Keira K. Walker Admin&İksir Prof.&Ravenclaw Sorumlusu
Mesaj Sayısı : 3788 Yaş : 32 Nerden? : Paris Rp Sevgilim : Paul Walker Savaş Tarafım : Zümrüdüanka Yoldaşlığı Yaşım(Rp\'de) : 22 Asam : Kedi Pençesi Kan Saflığı : Safkan En Belirgin Özelliği : Paranoyaklığı Ruh haliniz : Kayıt tarihi : 19/04/08
Kişi sayfası Büyü Gücü: (100/100) Rp Gücü: (100/100)
| | | | Rose Diana Gaunt Astronomi Prof./Kırtasiye Dükkanı Sahibi/Unicornwit Baş Sorumlusu
Mesaj Sayısı : 97 Yaş : 31 Nerden? : İzmir Rp Sevgilim : yokk Savaş Tarafım : Tarafsızz Yaşım(Rp\'de) : 22 Asam : Dostluk Eli Kan Saflığı : Safkan En Belirgin Özelliği : Zeki ve asi olması Kayıt tarihi : 21/04/08
Kişi sayfası Büyü Gücü: (50/100) Rp Gücü: (10/100)
| Konu: Geri: RP Yarışması Başvuruları Salı Tem. 22, 2008 12:00 am | |
| Ad Soyad: Rose Diana Gaunt Ne zaman RP Yapıyorsun: 2 senedir: Yarışmaya katılacağın rp:
Sabahın ilk ışıkları ile gözlerini açan Rachél , küçük bir tebessümle yatapından kalktı ve ılık bir duşa girdi. Bugün Hogwarts açılacaktı. Çok mutluydu ; ilk defa bir okulun yönetiminde sorumlu olacaktı. Banyo aldıktan sonra, üstündeki beyaz bornuzu ile birlikte pencereden dışarı baktı ve derin bir nefes aldı. Güneş yine tüm hırçınlıklarıyla doğmuştu. Fakat bu kış pekte güneşli geçeceğe benzemiyordu. Şimdiden Hogwarts için kafasında bir sürü aktivite bulmuştu bile.. Öğrencilerini pek fazla sıkmak istemiyordu. Temiz havanın kokusunu iyice içine sindirdikten sonra pencereyi kapatıp dolabını açtı.. Üstüne resmi bir şeyler giyinmesi gerekiyordu. Ne de olsa burası bir çeşit eğitim yeriydi ve Rachél buranın müdürü olacaktı. Bunun içinde; üzerine beyaz gömleğini altına ise s,yah kumaş pantolununu geçirdi. Şimdi raha resmi gözüküyordu. Saçını arkadan topuz şeklinde topladı ve çok az atıştırıp , bavuluyla birlikte evden çıktı. Öğrencilerden önce Hogwarts' ta olması gerekiyordu. Bu yüzden de ilk önce Hogwarts' a o vardı. Gerçektende hiç değişmemişti burası. Buraya geldiğinde çocukluk anılarını hatırlamıştı bir an. İlk işi büyük salona girip ; konuşması hakkında prova yapmaktı. Kapıdan içeri girer girmez, o mühim manzarayı seyretmeye koyuldu. Yine büyülü mumlar ve ışıklar tepede duruyordu ve dört büyücü masası bulunmaktaydı. Bir zamanlar Rachél' de Ravenclaw masasında oturmuştu.
Gözünde canlanan çocukluk anıları bir anda yokuldular. Bunun üzerine, Profesör Masası' na geçip gerekli olan tüm provasını yaptı. Hava kararmıştı. Pencereden dıaşrı baktığında ; öğrencilerin birer birer Hogwarts' a sokulmakta olduğunu gördü o anda yüzünde masum bir gülümseme oluşmuştu. Hemen Profesör masasının tam orta bölümüne oturdu ve öğrencilerin gelmesini bekledi. Yanında ise yardımcı müdür durmaktaydı. Aslında Rachél koca okulu tek başına yürütebileceğinden emindi ama ... Belkide Rachél kötü tarafta olduğu için onu göndermişlerdi.. Sonuçta okulu kötüler ele geçirirse bu Hogwarts için kötü olabilirdi. Tam o sırada büyük kapı açıldı ve görevli Profesör eşliğinde öğrenciler; ikişerli sıra haline girerek büyük salona girdiler.. Birinci sınıflar seçmen şapkaya oturmak üzere sıraya sokulmuşlardı. Hepsi teker teker seçmen şapkaya oturup binalarını belirledikten sonra masalarına geçirtildiler. Olay tam olarak bittiğinde , Rachél elleriyle iki kez ; kuvvetli bir şekilde şaplattı ve tüm dikkatlerin ona gelmesini sağladı. Bütün salon ona bakmaya koyulduktan sonra yüksek bir ses tonuyla konuşmasına başladı, " Evet sevgili öğrencilerim öncelikle hepinize Hogwarts'a hoşgeldiniz demek istiyorum.. İlk önce sizlere kendimi tanıtayım, adım Rachél Amy Caroline ; sizlerin okul müdürünüz , aynı zamanda İksir Profesörünüz ve Ravenclaw Bina Sorumlusu olacağım. " Kelimeleri söylemeyi bitirdikten sonra yutkundu ve yanında duran kadehdeki balkabağı suyundan bir yudum alarak gülümsedi. Şimdi ise onlara Profesör kadrosunu tanıtacaktı. Kuvvetli bir ses tonu ile konuşmasına başladı,
" Aritmansi Profesörümüz; Evangeline Nicole Black, Mitoloji Profesörümüz; Raffle Siano Platy'us, Tılsım -Muska Profesörümüz; Rochelle Emilie Black, Biçim Değiştirme Profesörümüz; Nymphadora Tonks, Zihinbend Profesörümüz; Isabella Elizabeth Black, Eski Yazılar Profesörümüz ; Emillie Duerre Scofield, Muggle Bilimleri Profesörümüz; Sim Alis Thgen, Sihir Tarihi Profesörümüz; Angelina Lauren Edgecombe, Karanlık Sanatlara Karşı Savunma Profesörümüz ; Robin Will Stronghold kendisi aynı zamanda Müdür Yardımcımdır. " Derin bir nefes aldı.. Geçrekten çok yorulmuştu.. Fakat yorulduğunu belli etmemek istercesine konuşmasına mühim bir şekilde devam etti, " Uçuş Profesörümüz; Helena Laura Black, Astronomi Profesörümüz ; William Landau, Sihirli Yaratıkların Bakımı Profesörümüz ; Nickholas Ryan Scofield.. Evet Profesör kadromuz budur.. Şimdi sizlere Hogwarts' ta uyulması gereken kuralları okuyacağım.. " Diyerek elindeki parşömeni açtı ve boğazını temizledikten sonra konuşmasına başladı, " Hiç bir öğrenci gece geç saatlerde Yasak Orman' a giremez.. Öğrenciler Bina sorumlularının dediklerine uymak zorundadırlar; ayrıca kaydoldukları derslere de girmek zorundaıdrlar aksi taktirde binalarına eksi puan kazandırırlar. Geç saatlere kadar öğrencilerin koridorlarda gezinmesi yasaktır .. Her öğrencinin 3 uyarı alma hakları vardır . " Elini masanın üzerinde duran balkabağı suyuna götürdü ve bir yudum daha aldı. Sonunda söylemesi gereken her şeyi bitirmişti.. Yemek vakti geldiğine göre ellerini iki kez kuvvetli bir şekilde daha şıplattı ve şu kelimeleri söyledi, " Şölen başlasın..! "
kendi sitemde yaptığım rpdir. | |
| | | Paul Walker Admin/Durmstrang Okulu Müdürü/Düello Sanatları Profesörü
Mesaj Sayısı : 4137 Yaş : 33 Nerden? : Londra Rp Sevgilim : Keira Knightley Savaş Tarafım : Zümrüdüanka Yoldaşlığı Yaşım(Rp\'de) : 25 Asam : Hipogrif Pençesi Kan Saflığı : Melez En Belirgin Özelliği : Aşırı İyimserimdir Ruh haliniz : Kayıt tarihi : 18/04/08
Kişi sayfası Büyü Gücü: (100/100) Rp Gücü: (100/100)
| Konu: Geri: RP Yarışması Başvuruları Salı Tem. 22, 2008 12:06 am | |
| Adminler katılabilir ... Rose alındın . Yeterli sayıya ulaşıldığında alımları kapatacağım ... | |
| | | Claire Weasley 5. Sınıf Ravenclaw Öğrencisi
Mesaj Sayısı : 798 Yaş : 32 Nerden? : Godric’s Hollow'un yerlisiyiz. Merkezde oturuyoruz,buyrun gelin =) Rp Sevgilim : Rp sevgülüm gibi davranmazsan davranırlar gülüüüm.. Savaş Tarafım : Z.A.Y Yaşım(Rp\'de) : (artık) 15 Asam : Zekanın Gücü (zeküyüm demiştim x)) Kan Saflığı : Safkan En Belirgin Özelliği : Çok zeküyüm ben Ruh haliniz : Kayıt tarihi : 15/06/08
Kişi sayfası Büyü Gücü: (10/100) Rp Gücü: (95/100)
| Konu: Geri: RP Yarışması Başvuruları Salı Tem. 22, 2008 9:04 am | |
| Ad Soyad: Claire Weasley Ne zaman RP Yapıyorsun: 4 aydır falan Yarışmaya katılacağım rp:
Claire sersemlemiş bir vaziyette bir sağına bir soluna dönüyordu. Akşam okul hademesi Mr Filch ve pek sevimli olmayan kedisi Mrs Norris yüzünden geç yatmıştı. Ne olurdu ki azıcık mutfaktan bir şeyler alsa. Akşam yemeğine de inememişti. Büyük bir karın gurultusuyla koridorda ilerlerken gözlerinin altı torba torba olan Filch'le ve toz rengi zayıf kedisiyle karşılaşmış, o peşinden hızla koşarken koridorun sağına dönüp Çapulcu Haritası sayesinde öğrendiği bir gizli geçite saklanmıştı. Adı gibi biliyordu Filch’in bu geçiti bildiğini, ama Filch nereden bilecekti ki Claire’nin bütün geçitlerin yerini bileceğini.
Bütün gece rüyasında zeytinli çörekler, pudingler görmüş ama hiç bir şey yiyememişti. Her gözünü açtığında bir umutla yine kapatıyor ”Bu sefer kesinlikle yiyeceğim” diyerek rüyasına meydan okuyordu. Sonunda başaramayacağını anladı ve büyük bir güçlükle doğruldu yatağından. Koca bir esnemeyle birlikte “Yemeeaaak yenmeden önce bir duş alsam fena olmayacak” dedi ve ayağa kalktı.
Claire şimdi kendini birkaç kat yukarı götüren geçitten ilerledikten sonra 5. kat koridoruna ulaşmıştı. Gizli geçitleri kullanmak neredeyse bir alışkanlık haline geliyordu. Claire eldivenlerini yanlış ellerine takmış, şaşkın ifadeli bir büyücü olan Bozum Olmuş Boris heykelinin yanından geçti ve dördüncü kapının önüne geldi. İşte hayatında gördüğü en güzel banyonun önünde duruyordu. Uzun zamandır kullanılan parolayı söyledi kapıya “Gün ışığı” Ardından kapı gıcırdayarak açıldı. Claire uyuşuk adımlarla girdi banyoya. Arkasından kapıyı sürgüledi. Banyoya mumlu bir avizeden ışık yayılıyordu ve her yanı beyaz mermerlerle kaplı banyoyu aydınlatıyordu. Ortada zemine gömülü duran dikdörtgen, küçük bir yüzme havuzunu andıran küvetin çevresinde bir sürü musluk vardı. Hepsi altından yapılmış üzerlerinde farklı renklerde mücevherler vardı. Bir atlama tahtası bile vardı küçük havuzun. Claire’in tam karşısında bir tablo vardı. İçinde ise upuzun saçlı bir denizkızı yanındaki kayaya yaslanmış, rüzgar saçlarını savuruyordu… Pencereler uzun beyaz keten kumaşlarla kapatılmıştı. Claire okulun içinde en sevdiği yerlerden birisinin burası olduğunu düşündü ve muslukları açmak için ilerledi. Suyla birlikte parfümlü kabarcıklar çıkan ve çok yoğun buz beyazı renginde köpük fışkırtan muslukları açtıktan sonra bir köşede duran yumuşacık beyaz havlulardan birini almaya gitti. Tekrar döndüğünde havuzun neredeyse dolmak üzere olduğunu gördü ve içine girip açık olan altın muslukları kapattı. Şimdi yenilerini açıyor turuncu, mor, yeşil köpüklerin fışkırışını izliyordu. Sonunda onları da kapadı ve birkaç kulaç atmaya başladı. Küçük havuz o kadar doluydu ki bir ucundan bir ucuna kadar epey kabarcık yutmuştu Claire. “Vay be bunların tadı da harikaymış” dedi ve kısa bir kahkaha attı. Biraz daha oyalandıktan sonra çıktı sudan. “Eh vakit ilerlemiştir herhalde. Gidip yemek yesem iyi olacak” dedi karnı ısrarla guruldayınca.
Koşarak indi Büyük Salona. Anlaşılan Claire banyodayken epey vakit geçmişti. Kalabalık salonda ilerledi ve Ravenclaw masasına oturdu. Yulaf lapasını bir hışımla çekip önüne kaşıklamaya başladı. “Yavaş boğulacaksın” diye bir ses duydu. Ama Claire kafasını bile kaldırmadan ağzına bir kaşık daha sokarak “Biey omas” dedi. Birkaç saniye içinde silip süpürmüştü tabağını ve bir elin uzandığını gördüğü çerez tabağını çekti önüne. Karşısında sınıf arkadaşının kendine ters ters baktığını görünce “Ne var çok açım” Oğlanın gözlerini devirdiğini görüncede “Bak orda bir tabak daha var. Onu al” deyip tabağı hızla boşaltmaya başladı. Açlığı dinince Hermione’yi hatırlayabildi sonunda. Gryffindor masasına baktı ama Hermione’yi göremeyince Hufflepuff masasına baktı ve Ron’un da büyük bir hızla yemek yediğini gördü. “Eminim ben daha hızlı yemişimdir.” diye geçirdi içinden. Ron’un kafasını kaldırdığını gördü ve ona gülümsedi. Ron’da gülümsemesini ona iade edince yerinden kalktı “İksir dersinde görüşürüz” diye bağırdı ve sarı saçları arkasında salınarak Ravenclaw ortak salonuna gitti. Hemen çantasını kapıp Hermione’yi beklemek için Gryffindor ortak salonuna yollandı. Yolda fazla bir şey konuşmadılar Hermione'yle. Ama Claire Hermione’ye sınıf başkanlarının banyosundaki köpüklerin tadının güzel olduğunu söylemeyi unutmadı. Anlaşılan Hermione pek ilginç bulmamıştı bu olayı, sadece gülümsemeyle geçiştirivermişti çünkü.
İksir zindanına geldiklerinde kapı açıktı. Tamamen kapının önüne gelmeden önce kafasını içeri soktu birkaç arkadaşının sırıtışıyla karşılaşacağını umarak. Ama sınıf bomboştu, hemen gözlerini Profesöre kaydırdı ve onun gülümsediğini gördü. “Hayret” dedi içinden. Ölüm Yiyen olan bir profesörün değil bu hareketine gülmesi, normalde bile gülmesi şaşılacak şeydi. “Günaydın efendim” dedi ve gidip yedinci sınıflara ayrılmış en sağdaki sıraların en önüne oturdular. Aradan baya vakit geçmişti. Claire parşömene tuhaf şeyler çizip kendi kendine eğlenmeye başladı. Hermione, Claire, Ron ve Jack vardı. Claire ve Hermione tezaurat yapıyorlardı.Diğerleri siyah mürekkeple çizildiği halde Ron tamamen turuncuydu. Claire mürekkebi ustalıkla renklendirebiliyordu. Ron’un Jack’e yolladığı bir büyüyü ve Jack’in yaptığı kalkan büyüsünüde izleyip resmi Hermione'ye göstermek için başını kaldırdı ki “O da ne” birkaç yüz ona dönmüştü. Sınıf dolmuş, Hermione uyuyordu. Elindeki parşömeni buruşturup Hermione’ye fırlattı ama onun tındığı yoktu.
Ders başlamış Hermione uyanmıştı. Claire, Profesör gerekli malzemenin yalnızca Pirşakır Tüyleri olduğunu söyleyince çok sevindi. “Hiç olmazsa bu ders kolay olsun bari” diye geçirdi içinden.” Kolay ama yararlı bir iksir. Bundan daha güzel ne olabilir ki.“. Kitaba bakarak ve profesörün tavsiyelerine uyarak sonunda iksiri bitirdi. Hermione’ye bir göz attı anlaşılan oda iksirini bitirmiş küçük şişeye doldurmaya çalışıyordu. Onun kendisine baktığını görünce anlayacağını düşünüp bir göz kırptı. Sonra önüne dönüp yeşilimsi beyaz renkteki iksirini şişeye doldurmaya başladı. Karıştırdıkça ferah kokusu ciğerlerine doğru ilerliyordu.. Yan taraftan bir şangırtı koptu. “Hah işte bu bu buuu” zıplamamak için kendini zor tutarak Hermione’nin yeni bir şişe alışını izledi. Kendi iksirini Profesörün masasına bıraktı ve Hermione’nin de aynı şeyi yapıp göz kırptığını gördü.
Ders bitmiş herkes zindandan çıkarken "İksirin hazır olduğundan emin misin?" diye merakla sordu Claire. Hermione’nin cevabı rahatlatıcıydı. Hem işe yaraması gerekiyordu hem de Claire’nin iksirinin renginin aynısıydı.İkiside gülüşerek Zindanlardan yukarı doğru çıktılar. Ama Claire Hermione’nin başka bir şeye güldüğüne emindi. | |
| | | | RP Yarışması Başvuruları | |
|
Similar topics | |
|
Similar topics | |
| |
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|