~ Rüya Gibi Bir Gün...

Konu: ~ Rüya Gibi Bir Gün... Çarş. Tem. 23, 2008 11:27 am

Avril Hogwarts'dan biraz uzak kalmanın kendine şuan için verdiği rahatlık duygusunu doya doya yaşıyordu. Hogwarts'ı sevmemek değildi bu... Hogwarts onun için bir yuvadan kesinlikle daha iyiydi, daha sıcaktı. Ama baen böyle olduğu gibi sıkabiliyordu insanı. Belkide sıkmakta değildi, kendisini biraz özletmesi gerekti. Neler saçmalıyordu şimdi böyle ? Alt tarafı Hogwarts'dan dışarıya çıkacaktı... Sanki işi olduğunda çıkmıyomuş gibi. Ama bu çıkma farklıydı, yanında sevdiği adam vardı. Gittikleri yeri tam olarak bilmesede, mamnundu durumundan. Okuldan çıkar çıkmaz Orlando'nun koluna girmeside cabasıydı hani.. Gidecekleri yer muggle dünyasında olmasından üzerini Hogwarts'dayken ayarlamıştı daha. İçeride daha çok gençler vardı, gerçi Avril ve Orlando'da gençtiler o ayrı meseleydi. Orlando, Avril'e bir şeyler söyleyip 2.masaya geçmesini söylerken, Avril'da sarı saçlarını sallaya sallaya masaya oturdu. Burası ilginç bir yerdi aslında... Gerçi Muggle'rın nesi ilginç değildi ki ?!? Masada bekleyip, etrafa bakınmaya başladı. Genel anlamıyla güzel bir yerdi...

Konu: Geri: ~ Rüya Gibi Bir Gün... Çarş. Tem. 23, 2008 7:42 pm

Orlando siparişleri verip oturdu. 5 dakika sonra istenenler gelmişti. bir yandan ikiside muhabbet ediyorlar-havadan sudan- yine aynı zamanda ikiside deli gibi bir şeyler yiyolardı.Malum Avril sabahtan beri okulda harıl harıl çalışıyordu ve öğle yemeği vakti gelmişti.Üstüne bide bu kadar yol yürüyünce acıkmış olması normal.Orlando da sabahtan beri sokakları parselliyordu.Yemeklerini bitirdikten sonra birazcık daha oturup en azından birer bardak çay içmek istediler.Ama bu defaki muhabbet gelen çaylar gibi sıcaktı. Orlando işlerden dolayı Avril ı fazla görememesinden yakınıyordu. Aşağı yukarı Avril ınkilerde buna benzer yakınmalardı.

-Her zaman seni özlüyorum ama biliyorsun çok yoğunum.Aslında senin aklından geçenleri tahmin edebiliyorum.Altı tarafı bir kitapcıyım nasıl bu kadar yoğun olabilirim değil mi?

Orlando bu yaptığının doğru mu yanlışmı olduğunu kestiremiyordu.Son bir damlası kalan ince belli bardaktaki çayını bir kerede içine çekti ve düşünceli bir şekilde tekrar Avril a bakmaya başladı.Bu bakış açık bir şekilde suçluluk duygusuydu... Sevgilisine yalan söylüyordu.Aslında aynı zamanda bir seherbazdı ama bunu saklıyordu.Aslında bunu insanlardan niye sakladığını kendiside bilmiyordu.Bakanlığın böyle bir kuralı yoktu...

"Hayır benim içimden olan birisini, benim canımdan bir parça olan birisini aldatamam, ona yalan söyleyemem.Hem ne olacakki seherbaz olduğumu öğrense ? İlk önce Avril a açarım bu konuyu daha sonra diğer arkadaşlarıma..."

Şimdi Orlando nun aklında bu sözler gözlerinde ise Avril ın sarı saçlarının yansıması vardı...

Out:"sokakları parselliyordu" sözü Hermione Granger in kullandığı bir terimdir.Hoşuma gittiği için kullandım.

Konu: Geri: ~ Rüya Gibi Bir Gün... Ptsi Tem. 28, 2008 12:50 pm

Ramona etrafına bakıyor, MuggLe'rı biraz daha öğreniyordu adeta. Hareketleri, konuşmaları oldukça ilginç ve bir o kadarda ilgi çekiciydi. GözLeri büyülenmiş gibi onları izlerken, Orlando'nun sipariş etmiş olduğu yemekler gelmişti. Şu Muggle'lar oldukçada hızlıydı yani. Şimdi oturmuştu sandalyesine.. Karnının acıkmış olması, yemekleri hızla yemeye yönlendirirken onu bir yandanda Orlando ile sohbet etmeye çalışıyordu. Ram ne kadar yoğunda Orlando'da o kadar yoğundu aslına bakılırsa. Onu yakalamak, Ram'i yakalamaktan dahada zordu belkide. GeneLde Hogwarts'da çalışıyor olurdu Ram dışarıya çıkması nadirdi. Yani ders vermek dışında.. Ve önemli bir şey olmadığı sürece. Ama Orlando'yu kitapçıda yakalamak bile çok zordu. Genelde hep dışarıda olurdu ve ne tuhaftırki Avril onu bulamazdı. Bunlar bir kitapçı için fazla atraksiyonlu değil miydi? Ya da fazla hızlı bir yaşam ? Bunun içinde kesin bir iş vardı. Yemeğini yerken Orlando'nun aklını okumuşçasına sorduğu soruyla şaşırırken, soruların kafasında dahada çoğaldığını hissedebiliyordu.

-Her zaman seni özlüyorum ama biliyorsun çok yoğunum.Aslında senin aklından geçenleri tahmin edebiliyorum.Altı tarafı bir kitapcıyım nasıl bu kadar yoğun olabilirim değil mi?

Avril'ında düşündüğü neredeyse buydu. Tabiiki Orlando'nun sürekli onun yanında olmasını istemiyordu ama aradığında bulmak fena olmazdı yani ? O nasıl Avril'ı buluyorsa..

-İnanır mısın ? Bende bunu düşünüyordum aşkım.. Yani sen benden daha yoğun gibisin..

Bu sözleri güçlükle sarfetmişti aslında. Onu kırmaktan korkuyordu, yanlış bir şey söylemekten. Mavi gözleri endişeli bir hal alırken, sarı saçlarıyla oynamaya başladı. Durumdan memnun olmayınca hep böyle yapardı nedense...

Konu: Geri: ~ Rüya Gibi Bir Gün... Ptsi Tem. 28, 2008 1:16 pm

-İnanır mısın ? Bende bunu düşünüyordum aşkım.. Yani sen benden daha yoğun gibisin..

Orlando doğru ortamı hazırladığını düşünüyordu.Artık şu gecikmiş olan konuşmasına başlayabilirdi.Daha önceden böyle bir şey yapacağını aklına bile getirmediği için bir konuşma hazırlamamıştı ama hemen bir tane hazırlamalıydı.Orlando ya göre planlı bir konuşma karşındakini çok etkileyebilirdi. bunu düşünmek için tuvalete gitmeye karar verdi.Tiyatroya yeni başlamış cocuklar gibi aynanın karşısına geçip prova yapıcaktı.

-Ben lavaboya kadar gidiyorum canım.5 dakika sonra burdayım keyfine bak...

Şimdi tuvaletteydi.Aynanın karşısına geçti ve

"bak Avril sana söylemek istediğim bir şey var aslında bunu sana daha önce söylemem gerekirdi ama kısmet bugüneymiş.."

-Off saçmalama görende evlenme teklifi ediyorsun sanar.

"Bak Avril.Öncelikle seni çok seviyorum bunu bil.Bugüne kadar senden bişey sakladım"

-Acıklı muggle filmlerindeki gibi oldu.Devamı genellikle komik oluyo bu filmlerin "senden bişey sakladım biz biz biz kardeşiz hayıııır"

Orlando birden kahkaha atmaya başladı.Sanki şu anda çok ciddi bir şey yapmıyormuş gibi.Sonra hemen silkelendi ve ciddiyetini takındı.Bu defa ağzından ne dökülürse aynen Avrila söylemeye karar verdi.

"Bak canım biliyorum artık aramızda sırların olmaması gerekli bu ilişki başladığından beri çok ilerlettik.Bu ikimizin eseri ve bence artık aramızda herangi bir sırrın olmaması gerekli.İlk büyük sırrımı sana söylüyorum, inan bana bunu öğrencek ilk tanıdığım sensin.Ben ben ben bir seherbazım.Aslında gizli seherbaz olarak başladım işe ama daha sonra normal bir seherbaz oldum.Bu durum sana normalde gelebilir, çok şaşılacak bir durum olarakta.İşlerimin bu kadar yoğun olması bu yüzden tabii ki baloya geç kalmam vs. hepsi bunun yüzünden.Bence bu ilişkimiz için bir problem oluşturmaz ama tabii ki karar senin yalnızca bilmeni istediğim bir şey var.Seni çok seviyorum aşkım..."

-Tamamdır

bu konuşmayı yapmaya karar verdi ve tekrar Avril ın yanına döndü ve oturdu.Birden iki eliylede Avril ın beyaz yumuşacık ellerini tuttu.Avril birden olan bu duruma şaşırmış görünüyordu.Yemek yiyolardı Orlando birden lavaboya gitti ve gelincede aniden ellerini tuttu.Bu gerçektende ilginç bir durumdu.Meraklı bakışlarla orlandoya baktı.Orlando ise onun bir şey demesine fırsat vermeden az önceki konuşmayı hayata geçirmeye başladı.

-Bak canım biliyorum artık aramızda sırların
olmaması gerekli bu ilişki başladığından beri çok ilerlettik.Bu
ikimizin eseri ve bence artık aramızda herangi bir sırrın olmaması
gerekli.İlk büyük sırrımı sana söylüyorum, inan bana bunu öğrencek ilk
tanıdığım sensin.Ben ben ben bir seherbazım.Aslında gizli seherbaz
olarak başladım işe ama daha sonra normal bir seherbaz oldum.Bu durum
sana normalde gelebilir, çok şaşılacak bir durum olarakta.İşlerimin bu
kadar yoğun olması bu yüzden tabii ki baloya geç kalmam vs. hepsi bunun
yüzünden.Bence bu ilişkimiz için bir problem oluşturmaz ama tabii ki
karar senin yalnızca bilmeni istediğim bir şey var.Seni çok seviyorum
aşkım...

Orlando bu sözleri adeta bir nefeste söylemişti.Şimdi ise aralarında şaşkınlığın verdiği derin bir sessizlik vardı ve sessizliği bozma sırası Avril daydı...

Konu: Geri: ~ Rüya Gibi Bir Gün... Ptsi Tem. 28, 2008 1:48 pm

Sanki söylediği son sözler sonrasında etrafta rahatsız edici bir sessizlik oluşmuştu. Ram, Orlando'yu kırdığı düşünmeye başlamıştı iyiden iyiye. Halbuki sözlerini ne kadarda dikkatli seçmişti, bilerek yaptığı bir şey değildi. Eğer bu sessizlik sadece onun yüzündense.. Gözlerini devirerek masaya bakmaya başladı. Konuşması gereken Orlando'ydu, Ram değilki.. Ama onu kırdıysa- ki durum öyle gösteriyordu, konuşması gereken kişi Avril olurdu. Kesinlikle rahatsız edici bir ortamdı. Böyle bir durumda ne söylenebilirdi ki ?

-Hmm bak Orlando, seni kırdıysam özürdilerim filan mı?

Çok klasik ve hiç bir değeri olmayan basit sözler.. Bunlar Avril'ın şu anda düşündüklerini ve üzüntülerini imkanı yok anlatamazdı. Belkide en iyisi susmaktı.

-Ben lavaboya kadar gidiyorum canım.5 dakika sonra burdayım keyfine bak...

Bu da neydi şimdi ? Kırıldı diye mi gidiyordu yoksa gerçekten bir işimi vardı? Bazen Orlando'yu anlamak oldukça zor oluyordu. Yüzü karmaşık bir hal almıştı şimdi. Elini saçlarından çekip beklemeye başladı. Orlando'nun gelmesi, Avril'a göre oldukça uzun sürmüştü. Etrafa bakmak bir süre sonra sıkıcı bir hal almaya başlamıştı. Gözleri Orlando'nun gittiği yerdeydi şimdi. Başka bir yerde değil. Kapı açıldı, Orlando bir şey demeden yanında oturdu ve beyaz ellerini kendi avuçlarına aldı. Ne oluyordu böyle ? Meraklı bakışlarını Orlando'ya dikti. Kırıldığını zannetmiyordu artık nedense..

-Bak canım biliyorum artık aramızda sırların
olmaması gerekli bu ilişki başladığından beri çok ilerlettik.Bu
ikimizin eseri ve bence artık aramızda herangi bir sırrın olmaması gerekli. İlk büyük sırrımı sana söylüyorum, inan bana bunu öğrencek ilk tanıdığım sensin. Ben ben ben bir seherbazım. Aslında gizli seherbazolarak başladım işe ama daha sonra normal bir seherbaz oldum. Bu durum
sana normalde gelebilir, çok şaşılacak bir durum olarakta. İşlerimin bu kadar yoğun olması bu yüzden tabii ki baloya geç kalmam vs. hepsi bununyüzünden. Bence bu ilişkimiz için bir problem oluşturmaz ama tabii kikarar senin yalnızca bilmeni istediğim bir şey var. Seni çok seviyorum aşkım...

Seherbaz ? Orlando ? İş ? Avril ? İhale Avril'a kalmıştı sanki.. Bu söylenen sözler şaşırtıcı derecede normal aynı derecede ilginçti Avril için. Orlando'nun seherbaz olması ilişkileri için bir tehlike yaratmazdı belki ama Orlando için yaratırdı. O pislik ölüm yiyenlerin ne yapacakları belli olmazdı ki? Ve önemli bir noktaya gelinirse, niye bunu baştan söylememişti. Tamam gizli bir seherbaz olarak başlamıştı ama normal bir seherbez olunca hemen söylemek yerine beklemeyi tercih etmişti ? Belkide korkmuştu Avril'a söylemekten, onu bırakıp gitmesinden. Öyle olmayacaktı kesinlikle, Orlando'yu seviyordu hemde çok.. Ve bunun aralarında girmesine izin vermezdi. Veremezdi.. Bu canını yakmaktan başka bir şey kazandırmazdı ona.

-B-ben doğrusu şaşırdım Orlando. Daha önce söyleyebilirdin... Ama ne olursa olsun bende seni seviyorum... İlişkimizin arasında böyle bir şeyin girmesine izin vermem. Çünkü bende seni çok seviyorum...

Aklından ve kalbinden kesinlikle buydu. Üstünden bir yük kalkmış gibi hissediyordu şimdi. Aralarında gizli saklının kalmamasından dolayı ise aşırı derecede mutluluk... Gözlerinde bir kaç yaş birikmişti.. Beyaz ellerini gözlerine götürüp akmalarında engel oldu o küçük şeffaf şeylerin... Şimdi etrafa bakmaktansa, Orlando'ya dikmişti gözlerini.

Konu: Geri: ~ Rüya Gibi Bir Gün... Ptsi Tem. 28, 2008 2:14 pm

Saniyeler geçiyordu ama bunlar Orlando için saniyeler değil saatlerdi.Sanki zaman durmuştu sanki hiç ilerlemyordu.Ve insanın ruhunu okşayan bir ses ortamı yeniden hareketlendirdi.

-B-ben doğrusu şaşırdım
Orlando. Daha önce söyleyebilirdin... Ama ne olursa olsun bende seni
seviyorum... İlişkimizin arasında böyle bir şeyin girmesine izin
vermem. Çünkü bende seni çok seviyorum...

Avril ın konuşması bitince Orlando konuşmak istedi ama bunu başaramadı.Mutluluk ve heyecandan olsa gerek ağzını bile kıpırdatamadı.Şimdi yalnızca gözleri konuşabiliyordu.Avril ın mavi gözlerine bakarken sözler ardı ardına Orlando nun gözlerinden taşıyor ve Avril ınkilere gidiyorlardı.Orlando nun konuşması gerekliydi.Vucüdundaki son enerjiyide bunun için harcadı zaten.Tam konuşmaya başlayacakken Avril ın gözlerinin hafiften nemlendiğini ve ufak elmas taşları gibi parlayan damlacıklarla dolduğunu gördü.Bu onu çok etkiledi artık vericeği cevabın daha da duygusal bir anlamı vardı.

-Ben inanamıyorum..Bu inanılmaz bir şey..En son benimle Obscurus Kitapcısına gitme teklifimi kabul ettiğin zaman bu kadar mutlu olmuştum, birde şimdi.Umarım bu sevincimin iki katını yakın zamanda yaşayabilirim...

bir an duraksadı. Ama ara vermeden devam etti.

-Anlayışın için çok teşekkür ederim beni anlamış olman beni çok sevindirdi.İnan bana ölene kadar birlikte olacağız...

Artık orlando da ne dediğini bilmiyordu.Cümleler devrik ve bozuk cıkıyordu artık ağzından.Heyecanlandığında hep bu gelirdi başına...

Gözündeki ufak yaşı silen Avril ın elini tekrar tuttu ve ellerine ufak bir öpücük kondurdu.Avril ın o ufak göz yaşından ıslanan elleri şimdide Orlando nun dudaklarını ıslatmıştı...