Alımlar

Konu: Alımlar Paz Mayıs 11, 2008 11:37 pm

Ad:
Soyad:
Yaş:
Okul:
Bina:
Kişisel Özellikler:
Kan Durumu:
Katılma Amacı:
**Örnek Rp [Çok Önemli]:

Kod:: [color=gray][b]Ad:[/b]
[b]Soyad:[/b]
[b]Yaş:[/b]
[b]Okul:[/b]
[b]Bina:[/b]
[b]Kişisel Özellikler:[/b]
[b]Kan Durumu:[/b]
[b]Katılma Amacı:[/b]
[b]**Örnek Rp [Çok Önemli][/b][/color]

Konu: Geri: Alımlar Ptsi Mayıs 12, 2008 9:58 am

Ad: Clémence Jamié
Soyad: Caliénte
Yaş: 11
Okul: Beauxbatons
Bina: Hırlayan Kurt
Kişisel Özellikler: Clém'i tanımlamak çok zordur; çünkü her zaman uç noktalardadır. Safkan bir ailenin çocuğu olan Clém; yaşıtlarına göre oldukça zekidir. Blanchett ailesinin son üyesidir.
Annes,, babası, kızkardeşi ve dayısı bir grup ZAY'lı tarafından öldürülmüştür. Ailesinin ölümünden sonra çevresi onun bu olaya duyarsız kaldığını sanmıştır. Ama o, ailesinin ölümünden sonra çok değişmiş; bir ölümyiyen olmayı hedeflemiş, ZAY'lı tüm insanlardan nefret etmiştir.
Bencil, kibirli, sinirli, tutarsız, hırçın ve asidir. Zekasından ve başarısından ödün vermez. Övgü ve beğeniye her zaman açıktır. Mükemmeliyetçi bir yapısı vardır. Yapabileceğinin en iyisi yapmaya çalışır. Hırslıdır ve rekabeti sever.
Kuşkucu olduğundan kolay inanmaz, fakat inandıklarını sonuna kadar savunur, ödün vermez. Nefret ve eylemleri gerçeğe değil kişisel nedenlere dayanır.
İstediklerini elde etmek için kullandığı taktikler dolambaçlı ve acımasızdır. Kendisine adaletli davranmadığını hissederse öç alabilmek için elinden geleni yapan vahşi yaradılışlı bir kişidir.
Clém asla kendini kandırmaz, gerçekle acı olsa yüz yüze gelmekten kaçınmaz. Karşısındakinin zayıf yanını keşfettiği zaman zorlanırsa bunu silah olarak kullanmaktan çekinmez. İnandıklarını açıkça ve acı biçimde söylediğinden çok düşman kazanır.
Bütün basitliklere yatkın, habis, kanuna karşı kişi olabilir, iyiye ve doğruya yalnız kendisinin karar verebileceğine inanır. Alkole, aşırı yeme-içmeye yatkındır. Yaşamı boyunca bir şey için çalışır, amaca ulaşınca başka bir şeye başlar ve kendini yeniler.
Kendisini zayıf hissettiğinde zehirlerini içine akıtır, kendi kendisinin yıkımına neden olur. Clém ölüm ve yenilik için yaşar. Yaşam ve ölüm, esrarlı oluğu için ona çekici gelir. İlgi, tutku ve istekle sever. Kişisel yaklaşımlarında sezgiye dayanan bir duygusallık vardır.
Çok flörtçüdür. Duygusal ilişkileri içten ve ciddi olmasına karşın çabuk sevgili değiştirir. En yakın ilişkilerinde bile kendisine ait özel bir şeyin gizli kalmasına özen gösterir. Lüks; Clém'in kendisini başarılı hissetmesini sağlar.
Hogwarts dönemi dışında vaftiz annesinde kalmaktadır. Clém'in dayısı Mattéo'dan başka kimsenin bilmediği Quidditch sevdası vardır. Dayısı Mattéo profesyonel Quidditch oyuncusudur ve Clém'e vuruculuk tekniklerini teker teker öğretmiştir. Ama dayısı ölünce Quiddirch'ten bir süre uzaklaşmıştır. Uyku ve ders saatleri dışındaki boş saatlerini arkadaşları ile 'lak lak' ederek değil; kütüphanede geçirerek değerlendirir. Dedikodudan ve dedikodu yapanlardan nefret eder. Kendisinden başkasına kolay kolay güvenmez.

Kan Durumu: Safkan
Katılma Amacı: Ölümyiyen olma yolundayım. Daha ne olsun =)
**Örnek Rp [Çok Önemli]:

~Ravenclaw Kızlar Yatakhanesi~

Clémence, ağır adımlarla girdiği Ravenclaw Kızlar Yatakhanesi'nde, kendisine deli, ruh hastası, sinirli, gıcık gibi sıfatları takabilecek olan kızları takmadan, kendisini yatağa attı. Yatağı, sohbet eden kızlardan uzaktaydı. Duyduğu sesler, sohbet eden kızların Clém'e kadar ulaştığındaki fısıltı, yatağın çıkardığı gıcırtı sesleri, pencereye vuran rüzgarın uğultusuydu. Clém adeta saatin 'tik tak' seslerini içinden sayıyordu.

'Tik tak, tik tak, tik tak, ...'

Aklında sadece ve sadece Matt vardı. Matt ne yapıyordu kim bilir şimdi? Bir haber alabilseydi ondan; ne mutlu oldurdu Clém. Acaba kim uğursuzluk büyüsü yollamıştı Matt'e? Peki ya yaralanma haberini veren de kimdi? John Bill Schwetzen... Clém bu ismi hayatında bir kere bile duymamıştı. Bu durum Clém'e oldukça garip geldi. Bir sürü soru işareti zihninde belirdi anında.

Clém, uyuyakaldı tüm düşünceleri ve soru işaretleri ile. Kabuslardan korkuyordu artık, Matt'in içinde olduğu o kabuslardan. Korkuyordu çünkü o kabuslar her seferinde gerçekleşiyordu.

~Rüyasında~

" Matt, neredesin? "

Clém, kendisini birden bir hasta odasında buldu. Sislerden, etrafı göremiyordu. Son kurtuluş olarak seslenmeyi tercih etti. Ama niye Matt'e seslenmişti, bunu bilemiyordu. Birkaç tıkırtıdan sonra kendisine gelen cevap, Clém'i şok edecek derecedeydi.

" Buradayım, Clém. Hemen arkandaki yatakta."

Öyle güçsüz ve ürkekti ki bu ses... Ve Matt'ten geliyordu em önemlisi. Clém hemen arkasına döndü. Yatakta, sesi ile aynı oranda güçsüz, yorgun ve ürkek bakışlı Matt'i buldu. Clém'in gözünden bir damla yaş süzüldü, yere düştü. 'Şıp' diye çıkan sesi bastırmak için Matt'e doğru yürüdü. Konuşacak bir şey bulamıyordu -ki oysa konuşacak öyle çok şeyi varken-.

" Matt, ne oldu sana böyle? Kim yaptı bunu? "

Matt sadece bir isim söylemekle yetindi.

" John Bill Schwetzen..."

Clém şaşkınlıkla Matt'e baktı. Bu isim, Matt'in yaralanma haberini veren kişi değil miydi? Öfkeyle cevap verdi.

" Ama bu isim, senin yaralanma haberini verdi bana. Hem de sana baykuş ile mektup yollarken. Bunu nasıl açıklayacaksın? "

Matt, bunu yeni öğrenmiş olacak ki yüz ifadesi değişmişti. Soğukkanlı bir şekilde cevap verdi.

" Sana açıklamam gereken bazı şeyler var Clém... "

Matt boğazını temizlerken Clém korku ve endişeyle Matt'e baktı.

" Benim sevdiğim bir kız vardı Clém. Adı Jamié Schwetzen. John Bill Schwetzen ile evli olduğunu öğrendiğim anda bir uğursuzluk büyüsü yedim. Gözlerimi açtığımda burada olduğumu gördüm. Jamié ile 2 yıldır sevgiliydik ve benden evli olduğunu bu süre zarfı içinde gizlemiş. "

Clém, Matt'e iyice yaklaştı. Elini tutup yanağına bir öpücük kondurdu. Matt gülümseyerek Clém'in alnına bir öpücük kondurdu. Clém'in sorması gereken birkaç sorusu daha kalmıştı.

" Peki ya Jamié'ye ne oldu? "

Matt soğukkanlılığını korumaya devam ediyordu. Clém'in son anda fark ettiği bir şey vardı. Matt'in gözlerinin rengi değişiyordu. Zümrüt yeşili gözleri, gri rengine dönmüştü.

" Jamié öldü. John, ona öldüren lanet yolladı. Olanları biliyormuş. "

Matt lafını bitirir bitirmez Clém hemen atladı.

" Matt, zümrüt yeşili gözlerin griye döndü. Bu nasıl olur? "

Matt, buruk bir gülümseme ile Clém'in sorusunu cevapladı.

" Ben bir metamorfmagusum. Duygularıma göre göz rengim değişiyor. Aynı senin de saç ve göz rengini değiştirebildiğin gibi... "

Clém şaşkınlıkla Matt'in suratına bakıyordu. Kendisi ve Matt bir metamorfmagustu ha... Değişik ve karmakarışık duygular içindeydi. Saç rengine baktı hemen. Sapsarı saçları şimdi bir sonbahar mevsimini hatırlatıyordu kendine. Soluk kahverengi saçlarının bir tutamını elleri ile tuttu. Ve daha sonra gözlerine gitti eli. Göz kapaklarında dolaştırdı bir süre parmak uçlarını. Gözlerinin rengini kafasını kaldırdığında karşısında duran aynada gördü. Buz mavisi gözlerinden eser yoktu. Bu gözler solmuş gri bir gülü çağrıştırıyordu Clém'e. Ne kadar harika bir duyguydu bu... Ama şuan dikkatini vermesi gereken tek kişi Matt'ti.

" Bırakalım bunları Matt. Sen nasılsın? İyileşiyorsun değil mi? "

Matt umutsuzca baktı. Clém'in bir önceki rüyasındaki umutlu ve yaşama sevinci olan Matt yoktu karşısında. Solmuş, yıpranmış, güçsüz bir Matt vardı karşısında. Ne oluyordu böyle?

" Clém, üzgünüm ama açıklamam gereken diğer şey de bu işte. Ben... Üzgünüm ama ölmek üzereyim. Bunun sana nasıl bir darbe olacağını biliyorum. Ama gerçeği değiştirebilme gücüm yok. Clém, tatlım çok, çok üzgünüm. Bu rüyanda sana veda etmem gerekiyor. Ne olur beni affet. "

Clém beyninden vurulmuşa döndü. Ne demekti bu şimdi? Matt asla ölemezdi, ölmemeliydi. Yo, hayır bu bir şakaydı. Ya da bir kabus. Gerçekleşmeyecek ve sonu olmayan bir kabus. Clém gözlerini açacaktı ve her şey eskisi gibi olacaktı. Matt ile eskiden oldukları kadar mutlu olacaklardı. Bu o kadar uzak değildi. Yani Clém'in en büyük umudu böyleydi.

" Matt, yaptığın bu kötü şaka yüzünden sana çok kızgınım. Böyle bir şey yapmayacaksın bir daha. Tamam mı? "

Matt, gerçekçi olmaya devam ediyordu. Clém'i yaptığı bu davranış ile kendisinde olmadığını kanıtlıyordu. Ne olursa olsun gerçekçi olan Clém, şimdi ise sadece umutlarının peşine düşmüştü. Çelişkili savranışları Matt'e de garip gelmişti. Matt yatağında doğruldu. Yataktan kalktı ve Clém'in karşısına dikildi. Zümrüt yeşili gözleri hala griydi.

"Clém, sen kendinde olduğuna emin misin? Ne olursa olsun her zaman gerçekçi olan Clém nerede? Kendine gel Clém. Ben artık hayatında olmayacağım ve sen buna alışmak zorundasın. "

Clém içinden çığlıklar atıyordu. Hayır bu olamazdı. İmkansızdı. Matt, Clém'in hayatından böyle çekip gidemezdi.

"Hayır Matt. Son böyle olmamalı. Sen iyileşeceksin ve hayatımda olmaya devam edeceksin. Böyle pes ederek beni deli etme! Böyle davrandığın için senden nefret etmemi sağlıyorsun. Annem ve babam gibi sende terk ediyorsun beni. Sen de öldükten sonra kim kalacak yanımda, bana destek olan? Bu cezayı ben çekemem Matt. Ben de üzgünüm ama bu yükü daha önce taşıdım ve taşımaya devam ediyorum. Sen ise bu yükü hafifletmek yerine ağırlaştırıyorsun. Hayatımdan böylece terk edip gidemezdin. Buna ben izin veremem. Eğer çekip gidersen... İşte o zaman da seni asla affetmem! "

Clém, dolan gözlerini Matt'ten saklamak için arkasını döndü. Şu anda yatağında hıçkırıklarla ağlamak istiyordu. Kimseden çekinmeden, rahatlayana dek ağlamak... Yeterince hak etmişti bunu. Güçsüzdü. Bunu kabullenmişti. Matt, Clém'e yaklaştı. Clém daha fazla dayanamadı ve son bir kez de olsa dayısına sımsıkı sarıldı. Matt bir şeyler mırıldanıyordu.

" Kokunu son kez içime çekmek istiyorum. Son kez doya doya sarılmak istiyorum. Buz mavisi gözlerine son kez de olsa bakmak istiyorum. Senden son kez özür diliyorum. Beni affet ne olur. Buna mecburum. Elimde olsa keşke her şey... Ama değil Clém!"

Clém'in tek istediği bir şey vardı o da Matt'in o sıcak kollarında ayrılmamaktı. Kurduğu tüm hayalleri yıkılmış, umduğu tüm ümitleri kırılmıştı. Boğulur gibi hissetti kendini. Büyük bir çıkmaza giriyordu içten içe. Kabus çıkmazıydı işte bu. Umuyordu yine bu sadece bir kabustu. Gerçek olmayan bir varoluşa tanık olmak istiyordu. 'Keşke...' ile başlayan cümleleri Clém'in ağzından eksik olmuyordu. Lanet okudu binlerce kez. Matt ile ayrıldıktan sonra Matt Clém'in kulağına bir şeyler fısıldadı.

" Sen her zaman kalbinin olduğu yerde mutlu ol, bana yeter..."

" Sen bir meleksin, meleksin. Herşeyi affedersin. Sen bir meleksin, meleksin. Her şeyden güzelsin. "

Clém, Matt'in bu sözlerine cevap olarak sadece üç kelime söyledi.

" Seni çok seviyorum..."

~Rüya Sonrası~

Clém gözlerini açtığında kendini yatakta buldu. Ravenclaw cüppesi üzerindeydi. Bir çırpıda çıkardı ve üzerine buz mavisi geceliğini giydi. Yatağa tekrar yatmadan önce günlüğünü eline aldı ve büyük pencerenin yanına gidip oturdu. Tüy kalemini mürekkebe batırdı ve günlüğünü açtı. Boş sayfalardan birine bir şeyler karaladı.

" Herşey yeni baştan başladı
Ezberledim artık neden başlayalım yeniden
Geçmişi unutmadan sen hep güzel anıları hatırlıyorsun
Acı anıları ise baktım unutmuşsun
Yeni bir hayata eskiden kalma
Olursa eğer
Herşeye yeni baştan başlamak gerek
Sil baştan sil baştan olduk biz
Sil baştan yeniden sil baştan olduk biz
Sil baştan yeniden
Neler yaptık neler ettik bir hatırla
Az mı kavga ettik seninle bu yolda
Sorunlar hep aynı
Çözümlerse hic değişmedi
Şimdi ise başlamak her şeye yeniden... "

Tüy kalemini yere bıraktı ve yazdıklarını tekrar okudu. Hıçkırıklarını tuta tuta ağladı. Kimse uyanık değildi nasıl olsa. Kimse göremezdi onun ağladığını. Uzun süre ağladı ve nefes alamadığını fark ettiğinde oturduğu yerde çırpınmaya başladı. Ölmek için ne çok gençti, ne de yaşamak için amacı vardı. Yaşıyordu çünkü bunu Matt istiyordu. Nefes alabildiğinde yatağına bir çırpıda koştu ve kendisini yorganın altına attı. Kabussuz bir geceye merhaba demek istiyordu. Gözlerini sımsıkı kapattı bir daha açmamak için. Ağzında bir şeyler mırıldandı ve uyuyakaldı. " Şimdi ise başlamak her şeye yeniden... "

Konu: Geri: Alımlar Ptsi Mayıs 12, 2008 1:41 pm

Ad:Fleur
Soyad:Delacour
Yaş:12
Okul:Beauxbatons
Bina:Lizardian
Kişisel Özellikler:
Fleur tanıdığı insanlara iyi davranır ama her zaman melez ve bulanıklardan nefret etmiştir.Ailesi iyi tarafı tutmasına rağmen Fleur her zaman Ölüm yiyenleri desteklemiştir.
Kan Durumu:Safkan
Katılma Amacı:Ölüm yiyenleri desteklediğimin anlaşılmasını istiyorum ve benim gibi karanlık taraftan olan öğrencilerle tanışmak istiyorum.
**Örnek Rp [Çok Önemli]
Bugün Fleur'un canı gerçekten çok sıkılıyordu.Çünkü daha Beauxbatons'a davet mektubu gelmemişti.Ve bir kaç saat sonra baykuşu Darkness'in bir mektup getirdiğini gördü.Oturduğu ağacın altından büyük bir hızla kalkıp baykuşunun yanına gitti ve Darkness'in pençesindeki mektubu aldı.Mektupta:
Beauxbatons okuluna alndığınızı büyük bir mutlulukla duyururum
Gerekli araç-gereçlerin listesi ekte belirtilmiştir.
Ashley metkubu tekrar gözden geçirdi.Ve sonra ablasına dönüp:
-Abla,beni kabul etmişler bu harika bir şey değilmi?.dedi.Ama bir süre sonra suratı asıldı.Ablası:
-Ne oldu fleur?
-Ya ben melezler ve bulanıklarla aynı binada olursam.Dedi bu onun için gerçekten kötü bir şey olurdu.
Ablası:
-Bu ön yargılarını kırmalısın.
-Ya tabiki.Dedi ablası arkasını döndüğünde gözlerini devirdi.

Konu: Geri: Alımlar Ptsi Mayıs 12, 2008 7:00 pm

Clémence Jamié Caliénte ~~ Alındın

Fleur Delacour ~~ Alındın ama [biraz rp lerini geliştir ;)]

Konu: Geri: Alımlar Salı Mayıs 13, 2008 9:20 pm

Ad: İvy Alicia
Soyad: Demonio
Yaş: 11
Okul: Beauxbatons
Bina: Snorlwolf
Kişisel Özellikler: Ivy cesur, adaletli, seçici, kurnaz, asi, dürüst, sert ,anlayışlı kararlı biridir. Bir insana alışana kadar gerçek yüzünü göstermez onu soğuk olaarak nitelendirebilirler. Dost olundumu ondan vazgeçmek anlamsızdır. Sizi iyi dinleyecek biridir. Arkadaşlarına sataşanı affetmez, pençelerini batırır. Sevgilisine bulaşana doğduğuna pişman edecek kadar kararlıdır.
Kan Durumu: Safkan
Katılma Amacı: Kötülük
**Örnek Rp [Çok Önemli]:

Ivy gözlerini kısmış küçük kilitten bakmaya çalışıyordu. Neler olduğunu öğrenmek onunda hakkıydı ama odaya girmesine izin verilmemişti. Eli kolu bağlı öylece ne orda oturamazdı. Saçları yaptığı suç karşısında daha da sıcaklaşmasına neden oluyordu. Çünkü evde kapı dinlemek büyük suçtu. Tam eliyle dalgalı saçların çekmeye yeltenmişti ki kapı ardına kadar açılmıştı. Annesi sinirli bir şekilde yüzüne bakarak;

“ Ne arıyorsun burada Alicia ?” diye sorgulayıcı bir tavır takınmıştı. Annesi yapılmayacak bir şey olduğu zaman hep böyle gözlerini kısar ve bakışlarını üzerinden ayırmazdı. Ivy ne diyeceğini bilmez şekilde omzunu hiç der gibi kaldırdı. Annesi;

“ Nasıl hiç, Bence kapı dinliyordun.” dedi. Ivy ceza almak istemiyordu. Başını iki yana hızla sallayıp gözlerini masum bir şekilde annesine dikti. Bu bakış her zaman yarardı. Kötü bir şey onun yüzünden olduğunda bu bakış sayesinde abisinin üzerine kalabilirdi. Sakin bir şekilde konuşmaya çalışarak;

“ Sadece bir karıncayı takip ediyordum. Üzerinde deney yapmayı düşünmüştüm de, ama o buralara kadar kaçtı.” dedi. Şansına halının üzerinde bir örümcek vardı ve onu gösterdi. Örümcek ile karınca ayıracak yaştaydı ama bilmezden gelmek şimdi daha iyiymiş gibi gelmişti. Annesi kinayeli bir şekilde;

“ O karınca değil, Örümcek Alicia” diye söylendi. Elinden hızlıca tutup onu odaya sürükledi. Ivy hiç itiraz etmemişti. Annesinin daha da sinirlenmesine izin veremezdi. Sonu ceza ile biterdi…

Konu: Geri: Alımlar Salı Mayıs 13, 2008 11:01 pm

Alındın

Konu: Geri: Alımlar Perş. Mayıs 15, 2008 11:15 pm

Ad: James
Soyad: Hughes
Yaş: 11
Okul: Durmstrang
Bina:Slithersnake
Kişisel Özellikler: James Hughes zeki,dürüst,cesur sevdikleri için canını bile verecek yeri geldiğinde çok sert olabilen biri
Kan Durumu: SAFKAN
Katılma Amacı: Kötülük**Örnek Rp [Çok Önemli]:James Durmstrang'a gideceği ilk günü düşünüyor ve çok heyecanlanıyordu.Bir an hayallere dalıp Durmstrang da olduğunu düşündü ve elindeki suyu yere düşürdü.Bu yaz James in canı çok sıkılmıştı hiç arkadaşı yoktu Durmstang da yeni arkadaşları olacağını hayal ediyordu.Salon dan odasına çıktı James odasında Durmstrang'tan gelen mektubu tekrar okudu.James'in yukusu çok gelmişti mektubu yerine koydu ve uykuya daldı.Rüyasında Igor Karkaroff James e büyük bir görev veriyordu James görevini yapmak için yola koyulmuştu ilk görev karanlık bir ormanda geçiyordu ormanın derinliklerine doğru ilerliyordu ve ürkütücü sesler geliyordu James'in önüne birden büyük bir dev çıktı hemen asasına davrandı James ama dev ona kötülük yapacağına benzemiyordu james kafasını öne doğru eydi kafasını kaldırdığında dev hızla kaçıyordu.James ne olduğunu anlamadı ve yürümeye devam etti ileride bir klübe gördü ve klübeye doğru yaklaştı klübenin kapısı açıktı ilk önce girmekte tereddüt etti birden içeriye daldı ama içeride kimse yoktu.Masanın üzerinde bir çay bardağı vardı bardağa dokundu ve eli yandı klübeden çıkan çok uzağa gitmiş olamazdı.James klübenin etrafında bir defa döndü ve bir köpek gördü james köpeği farkedince köpek hızla ordan uzaklaşmaya başladı james de köpeğin peşinden koşturuyordu köpek birden bire durdu hemen etraf camlarla kapandı ve annesi james'in odasına girdi ve rüyadan uyandı nefes nefese kalmıştı james ve terlemişti annesi derhal kalkıp banyoyapmasını söyledi.

Konu: Geri: Alımlar Perş. Mayıs 15, 2008 11:16 pm

Alındın...

Konu: Geri: Alımlar Cuma Haz. 06, 2008 8:13 pm

Jojo Kate Barrymore
11
Beauxbatons//Lizardian
Safkan
Hırs,asi,asil,sinir,bağlılık,safkan bağımlılığı.....

Kate havuzun başına gitti.Yeşil sudan görüntüsü yansıyordu.Gözleri ağlamaktan şişmişti.Kıpkırmızıydılar.

Nasıl yaparlardı bunu ona...O çocuk saflığını nasıl taraf savaşına çevirirlerdi.Quidditch oynarken savaş taraflarını sormuşlardı.Kate de 'Yoldaşlıktan olan da var ...Ölüm yiyende ama son kuşak ölüm yiyeniz.'demişti.Hepsi anında süpürgelerinin yönlerini aşağı doğru çevirmişlerdi.Aşağı indiklerinde Rose haykırarak 'Benim ailemin yoldaşlıktan olduğunu biliyordun.Niye bana söylemedin ?Niye ?Yoksa bu da sizin oyunlarınızdan biri mi?Seni de bu yaşında aralarına mı aldılar?Sen benim en iyi arkadaşımdın Kat...Bunu nasıl yaptın .?Niye sadece bana söylemedin ?Bitti Kate.Artık yoksun hayatımda benden gizlememeliydin...Jojo'dedi.Adeta ateş püskürüyordu.Kate onun bu durumuna sinirlenmişti.Özellikle ona Jojo demesine....Gerçek bir ölüm yiyen gibi ona haddini bildirmeliydi.Bağırarak:'Eski halimizde savaş tarafların önemi yoktu.Ne oldu büyüdün diye mi böyle oldun...Söyle hadi ...Ne değiştirdi seni okul mu?1 yıl gittin ve beni unuttun öyle mi?Sen öyle düşünüyorsan Rose ben de öyle düşünürüm...Keşke daha önce söyleseymişim yalan arkadaşımdan kurtulurdum.'dedi.

Süpürgesini aldığı gibi havuz başına gelmişti.Bunları hatırlamak istemiyordu.Artık en kötü ölüm yiyenlerden biri olacaktı.Büyüyünce Karanlık Lord'a hizmet edecekti...

Konu: Geri: Alımlar Paz Haz. 08, 2008 10:33 pm

Ad: Tom
Soyad: Voldemort
Yaş: 16
Okul: Hogwarts
Bina: Slytherin
Kişisel Özellikler: Zeki , Çevik , Güçlü , Başarılı
Kan Durumu: Safkan
Katılma Amacı: Babasının isteği
**Örnek Rp :

Tom Karanlık Büyücüler Grubu'na katılmak istiyordu . Sebebi şuydu :

Tom'un babası Ölüm Yiyenlerden Avery idi . Slytherin Çetesi'nden olan Avery yakalandıktan sonra kurtulup Voldemort'un yanına gitmek için yaptıklarını İmperius Laneti'nin etkisiyle yaptığını söyleyerek başını dertten kurtarmıştır . Fakat Voldemort ona inanmayıp onu Cruciatus Laneti'yle cezalandırmıştır .

Tom ' a bu olayı babasının yakın arkadaşı Lucius Malfoy anlatmıştır . Lord Voldemort Tom'un bu olayı öğrendiğini anlayınca Tom'un vaftiz babası olmuştur.

Konu: Geri: Alımlar C.tesi Haz. 14, 2008 10:10 am

Ad:Rupert
Soyad:Grint
Yaş:17
Okul:Hogwarts
Bina:Hufflepuff ]
Kişisel Özellikler:zeki,kurnaz,sinsi ve kötü
Kan Durumu:Muggle doğumluyum
Katılma Amacı:Dumbldore'nin ordusuyla savaşmak:d
**Örnek Rp [Çok Önemli]:O gün Rupert için garip bir gündü. Kalktığında kendini başka bir yerde bulmuştu.
Kalkıp evin içinde göz gezdirdi. Eski ahşap bir evdi. Rupert buraya nasıl gelmiş olabilirdi. Şu yeni cisimlenme büyüsünü öğrendiklerinden beri kendini başka yerlerde buluyordu.Bu seferde böyle bir yere gelmişti.Eski ve tozlu koltuktan kalkıp evin içinde gezinmeye başladı.Yürüdükçe yerdeki tahtalar gıcırdıyordu ve bu Rupert'ı tedirgin ediyordu.

Duvarlarda çok garip tablolar vardı.Rupert'ın dikkatini şöminenin üstündeki büyük tablo çekmişti.Dev gibi bir adam ve yanında bir kadın.Adam titiz bir şekilde bakıyordu ama kadının yumuşak bakışları vardı.

Rupert şömineye yaklaşıp tabloyu incelerken içeri birisinin girdiğini duydu.Hemen bir koltuğun arkasına saklanıp kimin geldiğine baktı.İçeri tablodaki adam ile kadın girmişti.Adam bağırıp çağırıyordu.O kadar boğuk bir sesle bağırıyordu ki Rupert adamın dediklerinden hiçbir şey anlamıyordu.

Adam uzun bir süre salonda bir sağa bir sola doğru ilerledi ve sonra homurdanarak merdivenlerden yukarı çıktı.Kadınsa orada kedi gibi sessiz sessiz duruyordu.

Adam yukarı çıktığında Rupert kontrolünü kaybedip yere yayılmıştı.Kadın Rupert'ın yere yayıldığını gördüğü anda bir adım geriye sıçradı ve sonra Rupert'ın yanına gitti.Rupert yüzü kızarmış bir şekilde kadına bakıyordu.Kadın elini uzatıp Rupert'ı yerden kaldırıp ;

“Neden buradasın?”

diye sordu.Rupert'ın sanki dili tutulmuştu,konuşamıyordu.Bir süre durduktan sonra Rupert;

“Efendim ben gece uyurken buraya gelmişim.Yeni öğrendiğimiz bir büyü yüzünden kendimi hep bir yerlede buluyorum.”

dedi ve kadının suratına baktı.Kadın yüzünde küçük bir gülümseme ile Rupert'ı dinliyordu.

Kadın Rupert'ın başını okşuyarak;

“Anlıyorum,benimde başıma gelmişti bir kere bu.Sorunu asamı saklayarak çözmüştüm.”

dedi ve güldü.Rupert'a gülerek;

“Bundan sonra bende böyle yapacağım.Başka bir yolu yok.”

dedi ve birden kendini tanıtmadığı hatırladı ve elini uzatarak;

“Ben Rupert Grint..Hogwarts Öğrencisiyim.”

dedi ve kadının elini sıktı.Kadında;

“Bende Lily Simpson.”

dedi Rupert ayağa kalkıp;

“Sanırım artık gitsem iyi olucak.Arkadaşım çok merak etmiştir.”

diyerek asasını kendine doğrulttu ve kadına el sallayarak;

“Güle güle”

dedi.Kadında;

“Güle güle”

dedikten sonmra Rupert büyülü sözcükleri haykırdı ve kendini Hogwarts’ta buldu.Arkadaşı yatakhanede bir sağa bir sola gidip geliyordu.Çocuk Rupert'ı görünce hemen boynuna atlayıp;

“Nerdeydin?Çok merak ettim seni.”

dedi.Rupert gülerek başından geçenleri anlattı ve gülüşerek Büyük Salona doğru ilerlemeye başaldılar.

Konu: Geri: Alımlar C.tesi Haz. 14, 2008 10:45 am

Ad:Drake
Soyad:Black
Yaş:14
Okul:Dumstrang
Bina:slithersnake
Kişisel Özellikler:zeki,akıllı ve kötü
Kan Durumu:safkanım
Katılma Amacı:D.O yeryüzünden silmek
**Örnek Rp [Çok Önemli]:
Drake çok yorgundu.Sabah uyandığında bir süre sağındaki tabloya bakmıştı daha sonra pencereden dışarıyı izlemeye başladı.Dumstrangın yeşil ve görkemli bahçesini izliyordu bahçenin görüntüsüne dalmışken birden iğrenç bulanıkların o tiz kahkahaları onu bu zevkten alakoymuştu.Hepsi gülüp eğleniyordu aralarındaki konuşmalardan bazılarını duyabilmişti.Karanlık Lordun nasıl yenebileceklerini konuşurken gülüyorlardı.Bu oldukça garipti ve Drake de bu garipliğin farkındaydı.Bulanıkların birkaç adım gerisindeyken;

"Lanet olası bulanıklar Onu asla deviremezsiniz" diye bağırdı ve onlarla daha fazla muhattab olmamak için dersliklere doğru yola çıktı

Konu: Geri: Alımlar C.tesi Haz. 14, 2008 11:17 pm

Herkes alındı ^^ Bu arada Drake böyle rp yapsan daha güzel olmaz mıydı ??

Drake çok yorgundu.Sabah uyandığında bir süre sağındaki tabloya bakmıştı daha sonra pencereden dışarıyı izlemeye başladı.Dumstrangın yeşil ve görkemli bahçesini izliyordu bahçenin görüntüsüne dalmışken birden iğrenç bulanıkların o tiz kahkahaları onu bu zevkten alakoymuştu.Hepsi gülüp eğleniyordu aralarındaki konuşmalardan bazılarını duyabilmişti.Karanlık Lordun nasıl yenebileceklerini konuşurken gülüyorlardı.Bu oldukça garipti ve Drake de bu garipliğin farkındaydı.Bulanıkların birkaç adım gerisindeyken;

"Lanet olası bulanıklar Onu asla deviremezsiniz" diye bağırdı ve onlarla daha fazla muhattab olmamak için dersliklere doğru yola çıktı

Konu: Geri: Alımlar Paz Haz. 15, 2008 8:24 pm

olurduda bi renk katıyım dedim

Konu: Geri: Alımlar Çarş. Haz. 18, 2008 5:02 pm

Sen bir renk değil bir sürü renk katmışsın..Neyse tamam buraya yazma..

Konu: Geri: Alımlar Ptsi Haz. 30, 2008 1:01 pm

Ad:Melody
Soyad:Krum
Yaş:13
Okul:Hogwarts
Bina:Slytherin
Kişisel Özellikler:Zeki, Sinsi, Çalışkan ,Şüpheci, İnatçı. Etrafında durmadan saçmalayan insanlardan nefret eder.
Kan Durumu:Safkan
Katılma Amacı:Kötülüğün her zaman var olması.
**Örnek Rp [Çok Önemli]
Melody gözüne gelen ışık demetiyle uyandı. Hangi kahrolası pislik açtı bu perdeyi diye geçirdi. Yatağından kalktı. Yatakhane bomboştu. Baş ucundaki saatin camı kırılmıştı. Asasını saate doğru tutarak :
Reparo!
Dedi ve saatin camı hiç olmadığından daha iyi oldu. Melody perdeyi kapadı. Hava güneşliydi. Ne berbat bir hava diye geçirdi. Kahvaltı etmeden önce aile resmine baktı. Annesi ve babası öldürülmüştü. Hemde seherbazlar tarafından. Ama MeLL kararlıydı. Anne ve babasının izinden gidicekti. Hem bu onun küçüklüğünden beri aldığı ve uyguladığı bir karardı. Çünkü annesi ölürken melody'e
melody her zaman kötü tarafta olacağına söz ver !!
Annesinin ince ama kuvvetli ssesi melody'nin kulaklarında yankılanmıştı.
Evet anne her Zaman kötü tarafta olacağım ve karanlığı damarlarıma kadar hissedeceğim. dedi Ve kahvaltı yapmak için koşar adımlarla kapıdan çıktı.

Konu: Geri: Alımlar Çarş. Tem. 02, 2008 1:09 pm

Ad:fred
Soyad:voldemort
Yaş:(16,5)
Okul:durmstrang
Bina:firentoad
Kişisel Özellikler:
bir ölüm yiyendir.sinsiyim ve çatal diliyim

Kan Durumu:
SAFKAN
Katılma Amacı:
iyi ve güzel bir kulüp te ondan
**Örnek Rp [Çok Önemli]:
Fred sevinçle Sihir Tarihi dersini vereceği sınıfa girdi.Henüz dersin başlamasına on beş dakika vardı.Sınıfta öğrenci yoktu.Beş dakika geçtikten sonra sınıf tek tük dolmaya başlamıştı.Bu ders birinci sınıflaraydı.Sınıf dolduğunda oturduğu masadan kalktı.Etrafa biraz bakındı.İşte benim yeni öğrencilerim dedi içinden.Onlara gülümsedi ve konuşmaya başladı.
"Ben Sihir Tarihi Profesörünüz Pelin Karahan.Bu sene Sihir Tarihi dersini benimle göreceksiniz.Dışarıdan bu ders ezber dersi ve sıkıcı bir ders olarak görülüyor olabilir.Tabi o taraflar var.Ama gerçekten ilerki hayatınız için en gerekli bilgileri bu dersten öğreneceksiniz.İsterseniz ilk önce tanışalım..Şimdi bu derste Hogwarts Tarihi'ni işleyeceğiz.Ama ilk önce kendinizi tanıtın."
***
pelin herkesin kendisini tanıttığını görünce dersini işlemeye başladı.
"Evet arkadaşlar.Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okulu, 11. yüzyılda çağın en büyük 4 büyücüsü tarafından Muggle gözlerinden uzak dağlarla çevrili bir arazide kuruldu. Dört büyücü okuldaki 4 binaya kendi isimlerini vermişlerdir. Godric Gryffindor , Helga Hufflepuff, Rowena Ravenclaw ve Salazar Slytherin. Birkaç yıl tüm kurucular uyum içinde çalışarak büyü yeteneği olan gençleri bulup kaleye getirdiler ve onlara eğitim verdiler. Fakat bir süre sonra aralarında fikir ayrılıkları çıktı. Slytherin ve diğerleri arasında ayrılık doğdu. Slytherin, Hogwarts’a kabul edilecek öğrenciler konusunda daha titiz davranılması gerektiğini iddia ediyor ve safkan büyücü aileden gelen öğrencileri almak istiyordu. Ailesi Muggle olan öğrencileri sevmiyor ve onlara güvenmiyordu. Ona göre bir büyücünün kanı tamamen saf olmalıydı. Rowena Ravenclaw sadece zekileri, Godric Gryffindor ise sadece cesur olanları kendi binasında görmek istiyordu. Helga Hufflepuff hiçbir şekilde öğrencilerin ayrılmasını istemiyordu. Salazar'ın Gryffindor’la yaşadığı ciddi bir tartışma sonrası Salazar Slytherin okulu terketti. "
Birkaç saniyeliğine sustu.Öğrencilerine baktı.Bazısı parşomen kağıtlarına not ediyordu. "İsterseniz bunları not edin.Sınavlarımda çıkar." dedikten sonra dersine devam etti.
"Şimdi Seçmen Şapka ve Büyülü Tüy Kalem...Diğer Üç Büyücü ölmeden önce arkalarından Seçmen Şapka'yı ve büyülü bir Tüy Kalem bıraktılar.

Tüy Kalem 11 yaşına basan her büyücünün adını ve soyadını bir parşömene yazar. Hogwarts Müdürü bu parşömeni kontrol ederek onlara baykuşla Hogwarts'a girmeye hak kazandıklarını belirten bir mektup gönderir.

Seçmen Şapka Hogwarts'ın kurucusu olan 4 kişinin belirgin özelliklerini barındırır. Öğrenciler başlarına şapkayı geçirince şapka beyinlerini okuyarak bu 4 büyücünün hangisine daha fazla uygun olduklarını belirler ve öğrencileri binalara yerleştirir."
Gözlerini öğrencilerinde gezdirdi.Sınıfından memnundu.Hepsi çalışkan öğrencilerdir umarım diye geçirdi içinden.Sonra masasına geçti.Geri kalan dersi oturarak anlatmak istiyordu.Devam etti..

"Evet.Sıra geldi Eğitim Dönemi.Hogwarts'ta eğitim dönemi 1 Eylül'de Hoşgeldin Şöleniyle başlar. Haziran ayında büyük bir veda partisiyle son bulur.

İksir, Biçim Değiştirme, Muska, Sihir Tarihi, Bitkibilim, Astronomi ve Karanlık Sanatlara Karşı Savunma temel derslerdir. Daha sonra öğrencilerin seçmeli olarak gördüğü Aritmansi, Eski Tılsımlar, Muggle Araştırmaları, Sihirli Yaratıkların Bakımı ve Kehanet bu listeye eklenir. Ayrıca 1. sınıf öğrencilerine bir kerelik Uçma Dersi verilir.

Sınav sonuçları harf olarak açıklanır. Bu harfler aşağıdaki anlamlara gelir.
O- Olağanüstü
B- Beklenenin üstünde
U- Uygun
Z- Zayıf
F- Felaket
İ- İfrit

Öğrenciler 5. sınıfa geldiklerinde SBD (Sıradan Büyücülük Düzeyi) denilen sınava girerler. Sınav iki haftaya yayılmıştır. Sınavlar 'Büyücülük Sınavları Yönetimi' tarafından kontrol edilir. Öğrenciler aldıkları SBD derecelerine göre bir sonraki eğitim döneminde ders seçerler."

Dersi bitmişti.Son söylediklerini düşündü.Öğrencilerini 5. sınıfa geldiklerini görmek onun en büyük arzusuydu.Dersi bitirmek için söze başladı.Ayağa kalktı.Çünkü birazdan ödevi tahtaya yazacaktı.

"Evet...Dersimiz burada bitmiştir.Size ders sonu ödevlerinizi vereceğim şimdi.Lütfen ödevler bir sonraki derse kadar elimde olsun."

Dedikten sonra tahtaya ödevi yazdı.

" Ders: Sihir Tarihi
Profesör: Prof.Pelin Karahan
Öğrenci Ad ve Soyadı: ***
Sınıf: 1. Sınıf
Bina: ***
Ödev Konusu: 4 Büyük Kurucu Hakkında Araştırma
Ödev Ayrıntıları:
*Godric Gryffindor ^ Rowena Ravenclaw ^ Salazar Slytherin ^ Helga Hufflepuff
*Ödev, en az bir parşomen uzunluğunda (50 kelime), en fazla beş perşomen uzunluğunda (250 kelime) olsun.
*Ödevler 100 puan üzerinden değerlendiriliyor.O yüzden lütfen özenli bir şekilde yapılsın.Renklendirmeler, uyum, sayfa düzenine önem verdiğim için lütfen dikkatli yapın."

Out: Yukarıdaki plân ödevlerinizin başında olmak zorundadır.Olmazsa puan kırarım!:

Tahtaya ödevi yazıp masasına geçti.Kitaplarını eline, çantasınıda koluna aldı.Ve sınıftan çıktı