|
|
| 28 Haziran-8 Temmuz(Offline) | |
|
+7Tom Riddle Ivy Alicia Demonio Tom Voldemort Claire Weasley Helen Beatrice Tyler Hermione Granger Ashlee Simpson 11 posters | Yazar | Mesaj |
---|
Ashlee Simpson 6.Sınıf Slytherin Öğrencisi
Mesaj Sayısı : 293 Yaş : 29 Rp Sevgilim : Aranıyor..! Savaş Tarafım : ~~Ölüm Yiyen~~//Death Angel\\ Yaşım(Rp\'de) : 16 Asam : Karanlığın Gücü Kan Saflığı : Safkan En Belirgin Özelliği : Çılgındır.Maceraya bayılır... Kayıt tarihi : 15/06/08
Kişi sayfası Büyü Gücü: (50/100) Rp Gücü: (100/100)
| Konu: 28 Haziran-8 Temmuz(Offline) C.tesi Haz. 28, 2008 9:29 pm | |
| Sonunda ders günü gelmişti.Ashlee profesorlüğe kabul edildiğinden beri bugünü bekliyordu.Dersin yani bugünün heyecanına kendisini öyle bir kaptırmıştı ki farketmeden de olsa sınıfa bir saat erken gelmişti.Eh gelmişken sınıftanda çıkamıyordu bir türlü.Sınıfa göz gezdirerek,ağır ağır masasına doğru ilerledi.Elinde küçük bir el çantası vardı.El çantasını masaya bıraktı ve içinden bir kaç kağıt çıkarttı.Kağıtlara bakarak sandalyesine oturdu ve kağıtları incelemeye başladı.Bu kağıtlarda bu derste işleyiceği iksirler hakkında bazı bilgiler vardı.Bir veya iki kez kağıtları göz gezdirdikten sonra kağıtlarını masasına bıraktı ve yavaşça sınıfta gezmeye başladı.Sınıfın her yerini gezmişti,sanki onlarca saat geçmişti o sınıfı gezerken ama tekrar masasına dönüp saatine baktığında yanıldığını anladı.Daha sınıfa geleli 20 dakikacık olmuştu.Saate son kez baktı ve masasının 2-3 metre sağında ki dolabın yanına gitti.Dolap sınıfta en çok yer kaplayan eşyaydı.Yani hem eni hem boyu epey büyüktü.Ashlee zorlanarak dolabın kapağını açtı.Bir yıldır açılmadığından dolabın kapağı paslanmış olmalıydı.Neyse o da halledilirdi bir ara.Dolabın kapağını açınca dolaptaki eşyalara şöyle bir rastgele baktıktan sonra tekrar masadan kağıtları aldı.Elinde kağıtlarla dolabın önüne geldi ve kağıtta yazan malzemelerin hepsine tek tek bakmaya başladı.Neyseki hepsi burada fazlasıyla mevcuttu.Ashlee rahatlayarak masasına döndü ve sandalyesine oturup dersin başlamasını bekledi.Dersi beklerken zaman ne kadarda yavaş geçiyordu.Sanki biri hayatı ağır çekime almıştı.Ashlee derse az zaman kala asasını çıkarttı ve sınıfın kapısına doğrulttu.Sınıfın kapısı içe doğru açıldı.Kapının önünde zaten bir kaç öğrenci bekliyordu.Kapının açılmasıyla beraber kapıdaki öğrenciler içeri girdi.Öğrenciler sistemi bildiği için kendi yerlerine geçiyorlardı.Yani 5.sınıf ve üstü sağ taraftaki yerlere,4.sınıf ve altı sol taraftaki yerlere oturuyordu.Ashlee gülümseyerek öğrencilere baktı.Sınıf tamamen dolduğunda asasını tekrar kapıya tuttu ve kapıyı kapattı.Masasından sınıfa bir kez daha baktıktan sonra masadan destek alarak ayağa kalktı.Sınıfın tam karşısında bulunan tahtanın önüne geçti.Sınıfa sesini duyurabilmek için biraz yüksek sesle konuşmaya başladı.
"Evet...Sınıf dolduğuna göre dersimize başlayabiliriz.İlk olarak kendimi tanıtayım.Ben Ashlee Simpson.Sizin bu yıl ki ve umarım gelecek yıllardaki iksir profesorunuzum.Ben kendimi tanıttığıma göre dersime başlamadan önce sizde kendinizi tanıtabilirsiniz.Sanıyorum ki dersimize yeterince zamanımız kalır."dedi ve duraksadı.Sınıfa şöyle bir göz gezdirdikten sonra en önlerdeki bir çocuğu işaret ederek devam etti.
"Sanırım sen kendini tanıtmaktan başlayabilirsin.Tabii sonra da sırayla diğerleri kendini tanıtacak."
Ashlee bunları söyledikten sonra tekrar sandalyesine oturdu ve dikkatle öğrencilerin kendilerini tanıtmalarını izledi.Kendisini tanıtan öğrencilerden bazılarının soyisimlerini önceden duymuştu.Mesela Walker bunlardan sadece bir tanesiydi.Sınıfın tamamı kısa sürede kendisini tanıtmıştı.Öğrencilerin hepsi kendilerini çok hızlı tanıtıvermişlerdi.Ashlee burdan öğrencilerin çabucak derse geçmek istediklerini anladı.Sınıfa sessizlik hakim olunca Ashlee tekrar ayapa kalktı ve öğrencilerin arasında dolaşmaya başladı.Bir yandan dolaşıyor bir yandanda konuşuyordu.
"Herkez kendisini tanıttığına göre derse geçebiliriz.İlk olarak küçük sınıfların yapacağı iksiri anlatayım."dedi ve tahtaya doğru ilerledi.Tahtanın sol tarafına geçti ve tekrar konuşmaya başladı.O konuştukça iksirle ilgili bilgiler tahtada beriliyordu.
"Bu dersimizde sizin yapacağınız iksir Çıban İyileştirici İksir.İsmindende anlayabileceğiniz gibi çıbanı iyileştirmek için kullanılıyor.Bu iksiri yapmanız içni gerkeli olan malzemeler; kurutulmuş ısırgan otu,ezilmiş yılan dili,haşlanmış boynuzlu sümüklüböcek,kirpi dikeni.Bu malzemelerin hepsini sağ taraftaki dolaptan alabilirsiniz.Yalnız sizi bir konuda uyarmam gerek.Kirpi dikenini,kazanı ateşten aldıktan sonra koymalısınız.Eyer kazan ateşteyken eklerseniz bu iksir kazanı eritebilir ve sizde zarar görebilirsiniz.Eh sanırım bu kadar bilgi yeter.İksirini bitiren dolaptan bir cam şişe alsın ve iksirini ona doldursun.Cam şişeye koyan cam şişeleri masama koysun.Ben iksiri değerlendiririm.Ve size son olarak söyliyeceğim,eyer yardıma ihtiyacınız olursa beni yanınıza çağırmanız yeterli."
Ashlee sözünü bitirince derin bir soluk altı.Ashlee'nin sözünü bitirmesiyle beraber sol taraftaki öğrencilerin hepsi ayaklanmış ve hareketlenmişti.Ashlee ayakta kimse kalmayınca sağ taraftaki öğrencilere döndü.İlk başta onlara öğreticeği iksirin ne olduğunu hatırlayamadı.Biraz heyecanlanmıştı heralde.Ama fazla süre geçmeden hatırladı.Büyüklere öğreteceği büyü çok daha önemliydi.Hem elkide onlar sayesinde stoğu dolacaktı.Ashlee bunu düşününce gülümsedi.Bütün öğrencilerin gözünün üstünde olduğunu anlayınca öksürerek boğazını temizledi ve konumaya başladı.
"Gelelim büyüklere.Çocuklar size öğreteceğim büyü çok daha önemli ve dikkat etmeniz gereken büyü.Size öğreteceğim büyünün ismi;Hakikat İsmi.Bu büyü insanı gerçeği söylemeye zorlar.Eh bunu duyar duymaz bu iksiri Veritaserumla karıştırmayın sakın.Veritaserum hakikat iksirinden daha güçlü bir iksirdir.Ama onu size yaptıramam tabi ki...Bu iksiri kullanacağınız kişinin ağzına 2-3 damla damlatmanız yeterlidir.Damlalardan sonra hemen gerçekelri söylemeye başlarlar.Bu iksir daha önemli olmasına rağmen kolay bir iksirdir.Size gerekli olan tek malzeme Pirşakır Tüyleri.Bu tüyleride dolapta bulabilirsiniz.Sizde küçük arkadaşlarınız gibi cam şişeye doldurup bana getirin.Sakın iksirlerden kendinize ayırmayın çünkü öğrencilerin kullanması yasaktır..."dedi ve gülümsedi.Büyüklerde dolaba doğru ilerlemeye başlamıştı ama onlarda daha az kargaşa vardı.Ashlee ayakta durmaktan yorulmuştu biraz.Sandalyesine doğru ilerledi ve öğrencileri izlemeye başladı.Kazanlardan sürekli "poff" sesleri yükseliyordu.Bu seslerin çoğu hatta neredeyse hepsi iksirin iyi gittiğine işaretti.İksirler iyi gidiyordu fakat tabi ki yardım isteyenler oluyordu.Ashlee yardım isteyenlerin yanına tek tek gidip onlara yardım etti.Yardım isteyenler bitince tekrar masasına geçti.Masasına geçtikten biraz sonra,yani iksir yapmaya başlayalı 15 dakika olmuşken bazıları iksirlerini bitirmişlerdi bile.Ashlee bitirilen iksirleri tek tek inceledi ve başında bekleyen öğrencilere iksirlerle ilgili yorumlarda bulundu.Yarım saat sonra bütün iksirler bitmiş,Ashlee bütün iksirleri yorumlamıştı.Arada tabiki hatalı iksirler çıkıyordu.Ama çoğunluk olarak iksirler iyi yapılmıştı yani işe yarardı.Ashlee dersin tamamlandığına karar verince ayağa kalktı.
"Eh bu dersimiz bu kadar.Umarım dersimi beğenmişsinizdir.Yaptığınız iksirlere gelince,tabiki mükemmel olması beklenmiyor ama ortalama olarak iksirleriniz gayet iyi.Hepinizi kutluyorum.Şimdi çıkabilirsiniz."dedi.Öğrenciler hemen sınıfı boşalttılar.Ashlee'de iksirleri tek tek dolaba yerleştirdi.Yerleştirme işi tamamlanınca çantasını aldı ve sınıfı kapatıp dışarı çıktı. | |
| | | Hermione Granger 5. Sınıf Gryffindor Öğrencisi
Mesaj Sayısı : 1175 Yaş : 33 Nerden? : Olmak istediğim yerin az uzağından... Rp Sevgilim : •●◦Jack Sparrow◦●• Biri var ki.. O kendini biliyo[R] Savaş Tarafım : Samimi olmayı vaad edebilirim, tarafsız olmayı AsLa! ---> -Dumbledore's Army- Yaşım(Rp\'de) : 15 [aslı=16,5] Asam : ~Kalp Çakrası~ Kan Saflığı : Muggle doğumlu~ En Belirgin Özelliği : cesur Ruh haliniz : Kayıt tarihi : 24/04/08
Kişi sayfası Büyü Gücü: (10/100) Rp Gücü: (100/100)
| Konu: Geri: 28 Haziran-8 Temmuz(Offline) Paz Haz. 29, 2008 1:35 am | |
| Hermione Ortak Salon'da salonun en arka tarafındaki masalardan ikisini yanyana koymuş, oturmuş, Astronomi Yıldız Haritası'nı yaymış parmakları saçları arasında sağ elinde tüykalemi düşünceli düşünceli Yıldız Haritası'na bakıyordu. Sol elini saçından ayırdı ve parşömeni çevirip biraz da bu açıdan seyretti. Arada bir tüy kalemi mürekkebe batırıp bir iki çizik atıyor, kitapları karıştırıp Yıldız Haritası'nı düzenliyordu. O bunları yaparken Ortak Salon dolmaya başlamıştı. Karşısında İkinci sınıfta Sirius Black duruyordu. Hermione ufaklığı çağırdı ve Haritadan bir noktayı göstererek "Bak, bu yıldızın adı Sirius." deyip gülümsedi. "En parlak yıldızlardan biridir. İstersen gelecek ortak Astronomi dersinde sana onu gösterebilirim." dedi. Sirius da yüzüne yayılan büyük gülümseyiş ve hafif utanma ile Hermione'ye başını 'Evet' der gibi hevesle salladı ve yanından yanından ayrıldı. Hermione başını salladı ve haritasına döndü. "Bu ufaklıklar neden bu kadar utangaç..." Hermione saatine baktı. İksir dersine daha yarım saat vardı. Astronomi eşyalarını toplaması on dakikasını almıştı birde. Hele ki bugün cumaydı... Merdivenlerin değişme günüydü ve Hermione cuma günleri bu merdivenlerin değişmesini hep çok eğlendirici bulurdu. Hemen Kızlar Yatakhanesindeki hazırlanmış çantasını aldı, Ortak Salon'daki masada kalan mürekkep şişesinin de ağzını sıkıca kapatarak alıp çantasına yerleştirdi. Ortak Salon'un önünde onu bekleyen Claire'le beraber bodrum kattaki zindanlara indiler. İnerken bir kaç merdivenden düşmekten kılpayı kurtulmalarına rağmen keyifleri yerindeydi. Önceki gün olanlardan konuyu açmadılar. Çünkü Hermione biliyordu ki, Claire Jack'den cevap gelmeden Hermione'yebulaşmayacaktı. Bu da Hermione'nin işine geliyordu. Ne kadar az Jack'den ve Ron'dan konu açılırsa o kadar memnun oluyordu. Her konu açılışta Claire Hermione'yi sıkıştırmadan bırakmıyordu ve bütün gece uykusuz kalmasına sebep oluyordu. Anlaşılan bugün o günlerden biri değildi. Zindanlara indiklerinde İksir Zindanı'nın kapısının ardına kadar açık olduğunu gördüler. Kısa bir bakışmadan sonra kapıdan içeri girdiler. Hermione de Claire de Profesör Simpson'ın bir Ölüm Yiyen olduğunu biliyorlardı. Başkalarının da bunu bilmediğinden emindiler. Sınıfa girdiklerinde henüz kimsenin gelmediğini gördüler. İçeri girerken profesöre "Günaydın efendim." deyip cevaplarını güler bir yüzden almak onları biraz şaşırtmıştı. Sonuçta Hermione böyle sevimli bir yüz yerine duvar gibi, donuk bir surat bekliyordu. Geçip yedinci sınıflara ayrılmış en sağdaki sıraların en önüne oturdular. Pek öne oturmak hoşlarına gitmiyordu ama sınıf bomboştu ve tutp da ortalara oturmak pek de hoş olmıycaktı. Hermione ve Claire oturduktan sonra ağızlarını açmadılar. İkisi de profesörü izliyordu. Yada en azında Hermione Claire'in öyle yaptığını düşünüyordu çünkü profesör kendisinin pek umurunda değildi. Düşünecek başka meseleleri vardı. Onlar başını meşgul etmeye yetiyordu. En başta yakında başlayacak Quidditch maçları vardı ki bu beyninin büyük bir bölümünü kaplıyordu. Ardından turuncumsu puslu dumanlar geliyordu ve etraf kararıyordu. Claire'in buzlu camın ardından gelen görüntüsü, Jack'in yolladığı mektup zarfının içinden fırlayan mor bi ışık huzmesi ve Hermione'nin başı elinden kaydı ve uyandı. Profesör konuşuyordu. Sınıf dolmuş ve ders başlamıştı Profesör Simpson Hermione'yi göstererek kendini tanıtmasını istedi. Hermione ayağa kalktı, Claire'e bir göz attı ve onun kendisi kadar tedirgin olmadığını görünce bir cesaretle cümlesine başladı. "Ben Hermione Jean Granger, Gryffindor yedinci sınıf öğrencisi, Gryffindor Quidditch kaptanı va arayıcısıyım. Kitap okumaktan, süpürge üstünde durmaktan ve yağmurdan çok hoşlanırım" dedi ve bir gayretle pat diye sıraya çöküverdi. İçinden "Çok mu kısa konuştum." diye geçiriyordu. Ama Claire ellerini 'Tamamdır' diyen bir hareketle Hermione'ye gösteriyordu. Hermione hareketi küçük bir gülümseyişle yanıtladı. Dersin akışı diğer öğrencilerin kendilerini tanıtlasıyla geçti. Profesör alt sınıfların öğreneceği iksiri anlatırken Hermione önündeki parşömene ufak çizikler atıyor, birkaç resim çiziktiriyordu. Resimlerin çoğu da kısa dağınık saçlar ve kısık mavi gözler üserineydi... Claire parşömene bir göz atmaya çalışırken Hermione'ye yakalanmış o bilindik muzipçe sırıtışını yüzüne yaymıştı. Hermione yüzünü Profesör Simpson'a çevirdi ve dersi dikkatle dinlemeye başladı. Profesör şimdi onlara anlatacağı iksirden bahsediyordu. Hakikat iksiri deyince Hermione hemen elini kaldırdı. Hakikat iksirinin Veritaserumdan ne kadar farkı olduğunu sormak istiyordu ki, profesör onun aklını okumuş gibi anlatmaya başladı. Hermione elini indirip dinledi. Veritaserim hakkında fazlasıyla bilgi sahibi olmuştu. Onun yapımı bir ayı buluyordu ve herhangi bir hatada son derece kuvvetli bir zehre dönüşüyordu. Profesör gerekli malzemenin yalnızca Pirşakır Tüyleri olduğunu duyunca büyük bir hayal kırıklığına uğradı. Yedinci sınıfın ilk iksir dersinden daha karmaşık bir iksir yapımı beklemişti. Profesörün dediği gibi yaptı ve Pirşakır Tüylerini eski dolaptan alıp iksirine başladı. Kitabında yazanlara göre su kaynadıktan bir dakika sonra kazanı boş olarak bir kez karıştırıp Pirşakır Tüylerini atmalı ve beş kez saat yönünün tersine doğru karıştırmalıydı. Yaptı. Sonunda iksiri aynen profesörün tahtaya yazdığı gibi yeşilimsi beyaz bir hal aldı. Kokusu son derece ferahtı. Hermione gözlerini kapadığında gözünün önüne ormanlık bir alanın gelmesine sebep oluyordu. Biten iksirini küçük şişeye doldurmaya çalışıyordu da birde şu pofflamalar olmasaydı bu daha kolay olabilrdi. Hermione tam şişeye ilk kepçeyi koyuyordu ki aklına bir kurt düştü ve beynini fikirleriyle kemirmeye başladı. Claire fikri anlamış gibi kaş göz işaretleriyle haydi diyip duruyordu. Hermione işareti aldı."Battı balık yan gider..." dedi ve şişeye iksiri doldurdu. Profesörü yan gözle inceledi, küçük sınıfların iksiriyle ilgileniyordu. Hermione bunu fırsat bilerek elindeki iksiri yere bıraktı. Kendisi de onunla beraber yere yattı. Şişe düşmek üzereyken elini altına getirip şişeyi yakaladı, cüppesinin içine attı ve yanındaki iksir tüplerinden birini yerde kırıp ses çıkardı, aynı anda kepçeden biraz iksiri yere döküp şişenin kırıldığı izlenimini verdi. Profesör dönüp baktığında "Ahh, olamaaz." dedi inandırıcı bir sesle. "Şey, şişem kırıldı da efendim, yenisini alabilir miyim?" diye sordu ve son derece mahçup bir ifade takındı. Profesör başını şüpheci bir şekilde 'Evet' anlamında salldı. Hermione geçerken de gözleiyle onu izledi. Hermione dolaptan başka bir cam şişe alıp iksirinin kalanını da onun içine boşalttı ve herkesle beraber profesörün masasına bıraktı. Yerine geçip Claire'e bir göz kırptı ve karşılığını aldı. Ders bitiminde herkesle birlikte zindandan çıktılar. Claire Hermione'ye "İksirin hazır olduğundan emin misin?" diye sordu, Hermione tek kaşını aldırıp "Ben bu iksiri kaç kez yaptım?" diye sordu. "Milyonlarca kez, ama elimde Pirşakır Tüyü kalmamıştı, bu iyi oldu." dedi ve Hermione iksirin ona Hogsmeade'de Jack için kullanmaya mı yoksa dönüşte Ron için kullanmaya mı daha kıymetli olacağını düşünürken ikisi bir arada gülüşerek Zindanlardan yukarı doğru çıktılar.
ÇOK GÜZEL BİR RP...BİR KAÇ TANE NOKTALAMA YANLIŞI VAR AMA OLSUN O KADAR...SONUÇ OLARAK 50/50...! | |
| | | Helen Beatrice Tyler 3. Sınıf Gryffindor Öğrencisi
Mesaj Sayısı : 93 Yaş : 30 Nerden? : Floransa/ İtalya Savaş Tarafım : Zümrüdüanka yoldaşlığı Yaşım(Rp\'de) : 13 Asam : Cesaretin Gücü Kan Saflığı : Safkan En Belirgin Özelliği : Yardım severliği Kayıt tarihi : 28/05/08
Kişi sayfası Büyü Gücü: (10/100) Rp Gücü: (80/100)
| Konu: Geri: 28 Haziran-8 Temmuz(Offline) Ptsi Haz. 30, 2008 6:26 pm | |
| Mary Kate, düello sanatları dersinden çıkmıştı. Yorgundu ve üstünde ki elbiseler terden sırılsıklam olmuştu. Saatine baktı ve pek fazla zamanının olmadığını gördü. Ama bu şekilde derse giremezdi. Aynı bir kokarca gibi kokuyordu. Bunu anlamak için yanından geçenlerin suratına bakması yeterliydi. Biraz daha yanında kalsalar kesin burunlarını kapatırlardı. Sınıfta herkes kendisi gibi yorgun ve terli olduğundan bunu pek farketmemişti. Derse geç kalmayı göze alırdı ama süsünden asla ödün vermezdi Mary. Merdivenlere baştan sona kadar baktı. İçinden bir, iki, üç... dedikten sonrada hızla koşmaya başladı.
Odasına vardığında yorgunluktan başı dönmeye başlamıştı. Kendini yatağına zor attı. Biraz dinlendi, artık nefes alıp verişleri normale dönmeye başlamıştı. Diliyle kuruyan dudaklarını ıslattıp, oturduğu yerden kalktı. Aynanın önünden tam geçmişti ki, geri dönüp o yansımanın kendine ait olup olmadığını kontrol etmek istedi.
Az kalsın çığlık atacaktı. İğrenç gözüküyordu ve bu halini koşarken bütün Hogwarts görmüştü. Saçları yağlanmıştı. Vücudu terden yapış yapış olmuştu ve üstelik leş gibi kokuyordu. Ne yazık ki banyo yapacak vaktide yoktu. Tek tek üstündeki kıyafetleri çıkarttı ve kirliler için ayırdığı küçük, plastik sepetinin içine attı. Dolabının çekmecelerini hızla açıp içerisinde yeni almış olduğu ıslak mendilleri buldu ve tüm vücudunu sildi. Ardındanda temiz kıyafetler ve geçen yıl almış olduğu okul cübbesini giydi. Üzerinede en sevdiği çiçeklerin kokularından oluşan parfümünü sıktı. Artık eskisi gibi kötü kokmuyordu. Hatta parfüm sıkma işini o kadar abartmıştı ki çiçek bahçesinden farksız bir halde kokmaya başlamıştı. Yanından geçenler artık ne düşünürdü bilemiyordu ama demin ki kokudan çok daha iyiydi bu koku.
Temizlendikten sonra aynanın karşısına geçti. Saçları bir türlü şekle girmiyordu. Yapacak başka bir şey kalmayınca mecburen sımsıkı bir balerin topuzu yaptı ve kirli olduğu belli olmasın diyede kıyafetiyle aynı renkte olan kırmızı bir bant taktı. Sonrada kitaplarını alıp hızlı adımlarla iksir sınıfının yolunu tuttu.
Sınıfa vardığında profesörün sınıfta olduğunu gördü onun dışında sadece iki öğrenci vardı. Profesöre
'' Günaydın profesör ''
dedikten sonra küçük sınıflar için ayrılmış olan sol taraftaki sıralara doğru yöneldi. Daha önceden tanışmış olduğu Hermonie ve arkadaşına gülümseyerek
'' Merhaba ''
dedi ve pencerenin yanındaki en ön sıraya eşyalarını bıraktı. Ardından da kendisi oturdu ve diğer derste olanları düşündü. O düşünürken diğer öğrencilerde gelmeye başlamıştı. Tanıdıklarına selam verdi. Sınıf tam tamamlanmamıştı ama profesör derse başladı.
"Evet...Sınıf dolduğuna göre dersimize başlayabiliriz.İlk olarak kendimi tanıtayım.Ben Ashlee Simpson.Sizin bu yıl ki ve umarım gelecek yıllardaki iksir profesorunuzum.Ben kendimi tanıttığıma göre dersime başlamadan önce sizde kendinizi tanıtabilirsiniz.Sanıyorum ki dersimize yeterince zamanımız kalır."
İlk önce üst sınıflar kendilerini tanıtmaya başladı. Mary onlar kendilerini tanıtırken neler söyleyeceğine karar verdi sıra kendisine gelince
'' Mary Kate Ashley Olsen, Gryffindor üçüncü sınıf öğrencisiyim. Kitap okumaktan, resim yapmaktan ve yüzmekten hoşlanırım. İlerde profesör olmak istiyorum. ''
Kendini tanıttıktan sonra profesörün gülümsemesiyle yerine oturdu ve diğer arkadaşlarını dinledi. Tanışma faslı bittikten sonra Profesör Simpson dersini anlatmaya başladı.
"Bu dersimizde sizin yapacağınız iksir Çıban İyileştirici İksir.İsmindende anlayabileceğiniz gibi çıbanı iyileştirmek için kullanılıyor.Bu iksiri yapmanız içni gerkeli olan malzemeler; kurutulmuş ısırgan otu,ezilmiş yılan dili,haşlanmış boynuzlu sümüklüböcek,kirpi dikeni.Bu malzemelerin hepsini sağ taraftaki dolaptan alabilirsiniz.Yalnız sizi bir konuda uyarmam gerek.Kirpi dikenini,kazanı ateşten aldıktan sonra koymalısınız.Eyer kazan ateşteyken eklerseniz bu iksir kazanı eritebilir ve sizde zarar görebilirsiniz.Eh sanırım bu kadar bilgi yeter.İksirini bitiren dolaptan bir cam şişe alsın ve iksirini ona doldursun.Cam şişeye koyan cam şişeleri masama koysun.Ben iksiri değerlendiririm.Ve size son olarak söyliyeceğim,eyer yardıma ihtiyacınız olursa beni yanınıza çağırmanız yeterli."
Profesörün konuşmasının ardından hemen onun cümleleri arkasındaki tahtada beliriyord. Mary hemen çantasından mürekkebini, tüy kalemini ve parşomenlerini çıkarttı ve söylenenleri not almaya başladı. Ardından da yerinden kalktı ve profesörün işaret ettiği dolabın yanına gidip malzemelerini aldı. Bu o kadar zor olmuştu ki tüm öğrenciler aynı anda yerlerinden kalkıp dolabın yanına gitmişti. Dolabın önünde bir curcuna oluşmuştu. Özelliklede birinci sınıf öğrencileri malzemelerin yetmeyeceğini düşünerek ortalığı daha da karıştırıyorlardı. Zorda olsa malzemelerini alan Mary derin bir nefes vererek o curcunadan çıktığına sevinmişti.
Ardından yanında getirdiği kazanını önündeki küçük ocağa yerleştirdi ve profesörün söylediği sırayla malzemeleri ktmaya başladı. Bir yandanda kısık sesle malzemelerin isimlerini sayıyordu. Böylece ne katmış olduğunu karıştırmıyordu.
'' Isırgan otu, ezilmiş yılan dili, haşlanmış boynuzlu sümüklüböcek.... ''
Sıra dikenine gelince bir an da onu kazana atacağını farketti. Ama neyseki az önce profesörün dedikleri aklına gelmişti. Kirpi dikenlerini tekrar kabına koydu ve ateşin üzerindeki kazana kattıklarını bir kaç kez karıştırıp, kazanı ateşten indirdi. Ardından da kirpi dikenlerini katıp iksir özleşene kadar karıştırdı.
Biraz terlemişti. Ateşin başında durmak ve sürekli bir pofff sesinden sonra havaya yükselen buhar insnı terletiyordu. Ama sonunda iksirini bitirmişti. Gidip dolaptan küçük cam şişelerden birini aldı ve yerine geçti. Yanında ki arkadaşıyla yardımlaşarak kazanlarındaki iksirleri şişelerine doldurdular ve ağızlarını tıpayla sıkıca kapattığına emin olduktan sonrada iksiri götürüp profesörün masasının üzerine bıraktı.
Bazı arkadaşları kendinden önce iksirlerini yapıp masaya koymuşlardı bile ama Mary emin olmadan iksirini şişeye koymamıştı. İksirin bulamaç kıvamını almasını beklemişti. Uzaktan biri görse kesinlikle muhallebi sanabilirdi. Ardından profesör dersin bittiğini bildiren bir konuşma yaptı.
"Eh bu dersimiz bu kadar.Umarım dersimi beğenmişsinizdir.Yaptığınız iksirlere gelince,tabiki mükemmel olması beklenmiyor ama ortalama olarak iksirleriniz gayet iyi.Hepinizi kutluyorum.Şimdi çıkabilirsiniz."
Mary eşyalarını tppladı ve kazanını güzelce temizledikten sonra profesöre iyi günler dileyip diğer derse yetişmek için sınıftan çıktı.
-------------------------------------------------------------------------- Profesor:ÇOK GÜZEL BİR RP...TEBRİK EDİYORUM.50/50 | |
| | | Claire Weasley 5. Sınıf Ravenclaw Öğrencisi
Mesaj Sayısı : 798 Yaş : 32 Nerden? : Godric’s Hollow'un yerlisiyiz. Merkezde oturuyoruz,buyrun gelin =) Rp Sevgilim : Rp sevgülüm gibi davranmazsan davranırlar gülüüüm.. Savaş Tarafım : Z.A.Y Yaşım(Rp\'de) : (artık) 15 Asam : Zekanın Gücü (zeküyüm demiştim x)) Kan Saflığı : Safkan En Belirgin Özelliği : Çok zeküyüm ben Ruh haliniz : Kayıt tarihi : 15/06/08
Kişi sayfası Büyü Gücü: (10/100) Rp Gücü: (95/100)
| Konu: Geri: 28 Haziran-8 Temmuz(Offline) Salı Tem. 01, 2008 5:24 pm | |
| Claire sersemlemiş bir vaziyette bir sağına bir soluna dönüyordu. Akşam okul hademesi Mr Filch ve pek sevimli olmayan kedisi Mrs Norris yüzünden geç yatmıştı. Ne olurdu ki azıcık mutfaktan bir şeyler alsa. Akşam yemeğine de inememişti. Büyük bir karın gurultusuyla koridorda ilerlerken gözlerinin altı torba torba olan Filch'le ve toz rengi zayıf kedisiyle karşılaşmış, o peşinden hızla koşarken koridorun sağına dönüp Çapulcu Haritası sayesinde öğrendiği bir gizli geçite saklanmıştı. Adı gibi biliyordu Filch’in bu geçiti bildiğini, ama Filch nereden bilecekti ki Claire’nin bütün geçitlerin yerini bileceğini.
Bütün gece rüyasında zeytinli çörekler, pudingler görmüş ama hiç bir şey yiyememişti. Her gözünü açtığında bir umutla yine kapatıyor ”Bu sefer kesinlikle yiyeceğim” diyerek rüyasına meydan okuyordu. Sonunda başaramayacağını anladı ve büyük bir güçlükle doğruldu yatağından. Koca bir esnemeyle birlikte “Yemeeaaak yenmeden önce bir duş alsam fena olmayacak” dedi ve ayağa kalktı.
Claire şimdi kendini birkaç kat yukarı götüren geçitten ilerledikten sonra 5. kat koridoruna ulaşmıştı. Gizli geçitleri kullanmak neredeyse bir alışkanlık haline geliyordu. Claire eldivenlerini yanlış ellerine takmış, şaşkın ifadeli bir büyücü olan Bozum Olmuş Boris heykelinin yanından geçti ve dördüncü kapının önüne geldi. İşte hayatında gördüğü en güzel banyonun önünde duruyordu. Uzun zamandır kullanılan parolayı söyledi kapıya “Gün ışığı” Ardından kapı gıcırdayarak açıldı. Claire uyuşuk adımlarla girdi banyoya. Arkasından kapıyı sürgüledi. Banyoya mumlu bir avizeden ışık yayılıyordu ve her yanı beyaz mermerlerle kaplı banyoyu aydınlatıyordu. Ortada zemine gömülü duran dikdörtgen, küçük bir yüzme havuzunu andıran küvetin çevresinde bir sürü musluk vardı. Hepsi altından yapılmış üzerlerinde farklı renklerde mücevherler vardı. Bir atlama tahtası bile vardı küçük havuzun. Claire’in tam karşısında bir tablo vardı. İçinde ise upuzun saçlı bir denizkızı… Pencereler uzun beyaz keten kumaşlarla kapatılmıştı. Claire okulun içinde en sevdiği yerlerden birisinin burası olduğunu düşündü ve muslukları açmak için ilerledi. Suyla birlikte parfümlü kabarcıklar çıkan ve çok yoğun buz beyazı renginde köpük fışkırtan muslukları açtıktan sonra bir köşede duran yumuşacık beyaz havlulardan birini almaya gitti. Tekrar döndüğünde havuzun neredeyse dolmak üzere olduğunu gördü ve içine girip açık olan altın muslukları kapattı. Şimdi yenilerini açıyor turuncu, mor, yeşil köpüklerin fışkırışını izliyordu. Sonunda onları da kapadı ve birkaç kulaç atmaya başladı. Küçük havuz o kadar doluydu ki bir ucundan bir ucuna kadar epey kabarcık yutmuştu Claire. “Vay be bunların tadı da harikaymış” dedi ve kısa bir kahkaha attı. Biraz daha oyalandıktan sonra çıktı sudan. “Eh vakit ilerlemiştir herhalde. Gidip yemek yesem iyi olacak” dedi karnı ısrarla guruldayınca.
Koşarak indi Büyük Salona. Anlaşılan Claire banyodayken epey vakit geçmişti. Kalabalık salonda ilerledi ve Ravenclaw masasına oturdu. Yulaf lapasını bir hışımla çekip önüne kaşıklamaya başladı. “Yavaş boğulacaksın” diye bir ses duydu. Ama Claire kafasını bile kaldırmadan ağzına bir kaşık daha sokarak “Biey omas” dedi. Birkaç saniye içinde silip süpürmüştü tabağını ve bir elin uzandığını gördüğü çerez tabağını çekti önüne. Karşısında sınıf arkadaşının kendine ters ters baktığını görünce “Ne var çok açım” Oğlanın gözlerini devirdiğini görüncede “Bak orda bir tabak daha var. Onu al” deyip tabağı hızla boşaltmaya başladı. Açlığı dinince Hermione’yi hatırlayabildi sonunda. Gryffindor masasına baktı ama Hermione’yi göremeyince Hufflepuff masasına baktı ve Ron’un da büyük bir hızla yemek yediğini gördü. “Eminim ben daha hızlı yemişimdir.” diye geçirdi içinden. Ron’un kafasını kaldırdığını gördü ve ona gülümsedi. Ron’da gülümsemesini ona iade edince yerinden kalktı “İksir dersinde görüşürüz” diye bağırdı ve sarı saçları arkasında salınarak Ravenclaw ortak salonuna gitti. Hemen çantasını kapıp Hermione’yi beklemek için Gryffindor ortak salonuna yollandı. Yolda fazla bir şey konuşmadılar Hermione'yle. Ama Claire Hermione’ye sınıf başkanlarının banyosundaki köpüklerin tadının güzel olduğunu söylemeyi unutmadı. Anlaşılan Hermione pek ilginç bulmamıştı bu olayı, sadece gülümsemeyle geçiştirivermişti çünkü.
İksir zindanına geldiklerinde kapı açıktı. Tamamen kapının önüne gelmeden önce kafasını içeri soktu birkaç arkadaşının sırıtışıyla karşılaşacağını umarak. Ama sınıf bomboştu, hemen gözlerini Profesöre kaydırdı ve onun gülümsediğini gördü. “Hayret” dedi içinden. Ölüm Yiyen olan bir profesörün değil bu hareketine gülmesi, normalde bile gülmesi şaşılacak şeydi. “Günaydın efendim” dedi ve gidip yedinci sınıflara ayrılmış en sağdaki sıraların en önüne oturdular. Aradan baya vakit geçmişti. Claire parşömene tuhaf şeyler çizip kendi kendine eğlenmeye başladı. Hermione, Claire, Ron ve Jack vardı. Claire ve Hermione tezaurat yapıyorlardı.Diğerleri siyah mürekkeple çizildiği halde Ron tamamen turuncuydu. Claire mürekkebi ustalıkla renklendirebiliyordu. Ron’un Jack’e yolladığı bir büyüyü ve Jack’in yaptığı kalkan büyüsünüde izleyip resmi Hermione'ye göstermek için başını kaldırdı ki “O da ne” birkaç yüz ona dönmüştü. Sınıf dolmuş, Hermione uyuyordu. Elindeki parşömeni buruşturup Hermione’ye fırlattı ama onun tındığı yoktu.
Ders başlamış Hermione uyanmıştı. Claire, Profesör gerekli malzemenin yalnızca Pirşakır Tüyleri olduğunu söyleyince çok sevindi. “Hiç olmazsa bu ders kolay olsun bari” diye geçirdi içinden.” Kolay ama yararlı bir iksir. Bundan daha güzel ne olabilir ki.“. Kitaba bakarak ve profesörün tavsiyelerine uyarak sonunda iksiri bitirdi. Hermione’ye bir göz attı anlaşılan oda iksirini bitirmiş küçük şişeye doldurmaya çalışıyordu. Onun kendisine baktığını görünce anlayacağını düşünüp bir göz kırptı. Sonra önüne dönüp yeşilimsi beyaz renkteki iksirini şişeye doldurmaya başladı. Karıştırdıkça ferah kokusu ciğerlerine doğru ilerliyordu.. Yan taraftan bir şangırtı koptu. “Hah işte bu bu buuu” zıplamamak için kendini zor tutarak Hermione’nin yeni bir şişe alışını izledi. Kendi iksirini Profesörün masasına bıraktı ve Hermione’nin de aynı şeyi yapıp göz kırptığını gördü.
Ders bitmiş herkes zindandan çıkarken "İksirin hazır olduğundan emin misin?" diye merakla sordu Claire. Hermione’nin cevabı rahatlatıcıydı. Hem işe yaraması gerekiyordu hem de Claire’nin iksirinin renginin aynısıydı.İkiside gülüşerek Zindanlardan yukarı doğru çıktılar. Ama Claire Hermione’nin başka bir şeye güldüğüne emindi.
------------------------------------------------------------
Profesor:MÜKEMMELSİN CLAİRE.BETİMLEMELERİN HARİKA.UMARIM HEP BÖYLE DEVAM EDERSİN.PUANIN TABİKİ 50/50 | |
| | | Tom Voldemort 3.Sınıf Slytherin Öğrencisi
Mesaj Sayısı : 218 Yaş : 33 Nerden? : Berlin Rp Sevgilim : ~Emma Watson~ Savaş Tarafım : Karanlık Büyücüler {Ö.Y} Yaşım(Rp\'de) : 13 Asam : ~Hırsın Gücü~ Kan Saflığı : SAFKAN En Belirgin Özelliği : Çatal Dil Kayıt tarihi : 08/06/08
Kişi sayfası Büyü Gücü: (10/100) Rp Gücü: (80/100)
| Konu: Geri: 28 Haziran-8 Temmuz(Offline) Çarş. Tem. 02, 2008 10:27 pm | |
| Tom Slytherin Ortak Salonu'nda arkadaşlarıyla vakit geçiriyordu. Arkadaşlarıyla birlikte olduğu için derse gitmemek istiyordu. Fakat dersin profesörü Ashlee Simpson'du. Oda bir Ölüm Yiyen'di. Ölüm Yiyen Profesörlere mahçup olmak istemiyordu. Arkadaşlarına ben derse gidiyorum deyip sınıfın yolunu tuttu. Sınıfa giderken hazırlık yapmanın iyi olacağını düşündü, fakat buna zaman kalmamıştı. Sınıfa girdiğinde profesör içerdeydi. Profesöre selam niteliğinde başını öne eğdi. Profesörde ona karşılık verdi. Küçük sınıfların yerine yani sol tarafa gidip önden ikinci sıraya Mary'nin arkasına oturdu. Birkaç dakika sonra profesör derse başladı.
"Evet...Sınıf dolduğuna göre dersimize başlayabiliriz. İlk olarak kendimi tanıtayım. Ben Ashlee Simpson. Sizin bu yıl ki ve umarım gelecek yıllardaki iksir profesörünüzüm. Ben kendimi tanıttığıma göre dersime başlamadan önce sizde kendinizi tanıtabilirsiniz. Sanıyorum ki dersimize yeterince zamanımız kalır."
Yine öyle olmuştu. Tanışma faslını hiç sevmiyordu. Sevmediğinide yüzüne bakan anlardı. Kendini heyecanla tanıtan Tom'a göre şapşal suratlara bakmayı seviyordu ama. Belkide bunun en zevkli yeri buydu. Fakat sıra kendisine geldiğinde ...
"Tom Voldemort. Slytherin 3. Sınıf."
Profesör Tom'u çok iyi tanıyordu ve bu yüzden hiçbir şey demeden sıradakini kendini tanıtması için kaldırdı. Tanışma faslı bittiğinde Tom rahat bir oh çekti. Ama bu seferde profesör derse başladı. Bu tanışma faslından iyi sayılırdı.
"Bu dersimizde sizin yapacağınız iksir Çıban İyileştirici İksir.İsmindende anlayabileceğiniz gibi çıbanı iyileştirmek için kullanılıyor.Bu iksiri yapmanız içni gerkeli olan malzemeler; kurutulmuş ısırgan otu,ezilmiş yılan dili,haşlanmış boynuzlu sümüklüböcek,kirpi dikeni.Bu malzemelerin hepsini sağ taraftaki dolaptan alabilirsiniz.Yalnız sizi bir konuda uyarmam gerek.Kirpi dikenini,kazanı ateşten aldıktan sonra koymalısınız.Eyer kazan ateşteyken eklerseniz bu iksir kazanı eritebilir ve sizde zarar görebilirsiniz.Eh sanırım bu kadar bilgi yeter.İksirini bitiren dolaptan bir cam şişe alsın ve iksirini ona doldursun.Cam şişeye koyan cam şişeleri masama koysun.Ben iksiri değerlendiririm.Ve size son olarak söyliyeceğim,eyer yardıma ihtiyacınız olursa beni yanınıza çağırmanız yeterli."
Tom profesörü dinledikten sonra malzemeleri almak için dolba yöneldi. Bir an önce alıp yerine oturmak istiyordu. Bunun için önündekileri itekledi ve malzemeleri ilk o aldı. Bir çocuk ters ters ona bakıyordu. Elini çocuğun yüzüne doğru hızla uzatarak "Böhh!" dedi. Çocuk çok korkmuştu. Kahkahalar atarak yerine oturdu. Ardından çocuğun birinden zorla aldığı kazanı önündeki ocağa yerleştirdi ve tahtada yazan malzemeleri sırayla kazana atmaya başladı. Hepsini kazana atmıştı. Karıştırdı ve ateşten indirdi. Ateşten indirince kirpi dikenini atıp karıştırdı. Dolaptan aldığı cam şişeye biraz doldurdu ve götürüp profesörün masasına bıraktı. Herkes yapıp masaya koyduktan sonra profesör :
"Eh bu dersimiz bu kadar.Umarım dersimi beğenmişsinizdir.Yaptığınız iksirlere gelince,tabiki mükemmel olması beklenmiyor ama ortalama olarak iksirleriniz gayet iyi.Hepinizi kutluyorum.Şimdi çıkabilirsiniz."
dedi. Tom, profesöre sihirli günler dileyip hemen arkadaşlarının yanına gitti. Hala ortak salondalardı...
--------------------------------------------------------------------
KENDİ CÜMLELERİNE BİRAZ DAHA FAZLA YER VERMELİYDİN...40 PUAN! | |
| | | Ivy Alicia Demonio Beauxbatons/Snorlwolf 7.Sınıf Öğrencisi
Mesaj Sayısı : 98 Yaş : 34 Rp Sevgilim : olmak isteyen yok mu????????? Savaş Tarafım : Sır Yaşım(Rp\'de) : 17 Asam : Aslan Yüreği Kan Saflığı : Safkan En Belirgin Özelliği : uyuşuk Kayıt tarihi : 24/04/08
Kişi sayfası Büyü Gücü: (10/100) Rp Gücü: (100/100)
| Konu: Geri: 28 Haziran-8 Temmuz(Offline) Perş. Tem. 03, 2008 12:15 am | |
| Kulağında garip bir uğultuyla uyanıp, yavaşça yatağında doğruldu. Etrafta hiçbir ışık yoktu ve yakınlarda ki tüm şamdanlarda ki ışık çoktan sönmüştü. Yine garip rüyaların tesiri ile gün ağarmadan uyanmıştı. Yatağının örtüsü sessiz olmaya çalışarak açtı ve aşağı sarkıttığı ayakları ile yere bastı. Soğuk zemin tüm bedenine işlemişti. İrkilme ile kısa bir an yağını yukarı çekti. Üzerine ince sabahlığı geçirip yavaşça yatakhanede ilerledi. Aradığı yer ona gel der gibiydi. Pencereye doğru yaklaştı ve perdeyi araladı. İçeri ışık girmesini engelleyerek dışarı bakmaya başladı. Dışarıda sert bir esinti var gibiydi. Ağaçları dalları sağa doğru eğildikçe eğiliyordu. Gün ağarana kadar etrafı seyretti. Kendini o kadar kaptırmıştı ki sabahlığı iyice sarılmış titrer bir halde arkadaşı onu bulmuştu.
“ Ivy, sen burada ne yapıyorsun. Donmuşsun.”
Ivy gelen sesi belli belirsiz duydu ve döndü. Arkadaşı endişeli gözlerle ona bakıyordu. Pencerenin kenarına oturduğu yerden yavaşça inerek ona selam verdi.
“ Günaydın.”
“ Sana da günaydın.”
Arkadaşının sesinde kızgın bir ifade vardı. Onu düşündüğü belliydi. Bütün gece uyumadığını düşünüyor olacaktı. Eşyalarının yanına gidip, cüppesine kadar tüm giysilerini giydi. Saçlarını arkadaşına seslenerek taramaya devam etti.
“ Merak etme, sabah karşı uyandım.”
Pek tatmin olmadığını göstermek istercesine omuz silkmişti. Ona laf anlatacak değildi Ivy şimdi. Kahvaltı için hazırlanmıştı. Karnının acıktığını anlamak için yanına yaklaşmak yeterdi. Erkekler ve birkaç kız arkadaşı ile bol sohbetli bir kahvaltı geçirmişlerdi. Kahvaltı bitip ders zamanına kadar orada burada eğlendiler. Sınıfa herkes farklı yolardan ulaşmıştı. Profesörün sınıfın kapılarını ardına kadar açmasıyla içeri girdiler. Yüksek sınıflar sağ tarafa doğru geçiyordu. İki arkadaş en arkalardan bir yer seçmişlerdi. Profesörün onları göremeyeceği, ama onların onu iyi görüp ve dinleyeceği bir yere. Bir süre sınıfta uğultular yükselmişti ki profesör ayağa kalkıp tahtanın önüne geçti. Profesör kendini tanıtınca, büyük bir hayal kırıklığıyla kendilerini tanıtması gerektiğini öğrendi. Buna hiç gerek yoktu aslında. Ön sıralar bitince sıra Ivy’ e gelmişti. Ivy onu görebilsin diye ayağa kalktı. Profesörün bakışları ona doğru çevrilmişti. Tüm sınıfın olduğu gibi.
“ Alicia Ivy Demonio, yedinci sınıfım.”
Başka söze gerek duymamıştı. Cüppesi hangi binada olduğunu ele veriyordu. Bunu da ayrıca söylemeye gerek yoktu. Derse geçmek en hayırlısıydı. Bu durumdan oldukça sıkılmıştı zaten. Alicia’dan sonra birkaç öğrenci daha kendini tanıtmıştı. Profesör herkes kendini tanıtınca tekrar masadan kalktı ve derse küçük sınıfların konusu ile başlamıştı. Sıra büyüklere geldiğinde profesöre öksürük nöbeti mi ne gelmişti. Ya da Alicia ya öyle gelmişti. Profesör onlarınkini de anlatmaya başladı.
"Gelelim büyüklere. Çocuklar size öğreteceğim büyü çok daha önemli ve dikkat etmeniz gereken büyü. Size öğreteceğim büyünün ismi; Hakikat İsmi. Bu büyü insanı gerçeği söylemeye zorlar. Eh bunu duyar duymaz bu iksiri Veritaserumla karıştırmayın sakın. Veritaserum hakikat iksirinden daha güçlü bir iksirdir. Ama onu size yaptıramam tabi ki... Bu iksiri kullanacağınız kişinin ağzına 2-3 damla damlatmanız yeterlidir. Damlalardan sonra hemen gerçekleri söylemeye başlarlar. Bu iksir daha önemli olmasına rağmen kolay bir iksirdir. Size gerekli olan tek malzeme Pirşakır Tüyleri. Bu tüyleri de dolapta bulabilirsiniz. Sizde küçük arkadaşlarınız gibi cam şişeye doldurup bana getirin. Sakın iksirlerden kendinize ayırmayın çünkü öğrencilerin kullanması yasaktır..."
Alicia duyduğu iksire çok sevinmişti. Bunu burada yapmak ve kullanmak yasak ise evde deneyebilirdi. Yüzüne sinsi bir gülüşün yayıldığını hissediyordu ki arkadaşı kolunu dürttü.
“ Sinsi gülüşünle aklında ne geçiyor Alicia!”
“ Hiç Abigail, Hiç!”
Bazı şeyler içeride kalmalıydı. Ona söylese kendine bir şey katmayacaktı nasılsa. İksir dolabı biraz boşalınca oraya doğru yöneldi. Hoşlandığı çocuğu yanında görünce ona küçük bir tebessüm etti. Ama şimdi ders sırasıydı çıkışta selam verirdi. Dolaptan diğerlerin karıştırması ile dağılmış pirşakır tüyünü aldı. Kazanına doğru hızlı adımlarla ilerledi. Arkadaşları çoktan hazırlamaya başlamıştı. Yerine geçip kazanının altına doğru eğildi ve birkaç odunu tutuşturmayı denedi. Bir saniye sonra kazan yanmıştı. İçindeki su kaynayıncaya kadar bekledi. Eline aldığı bir tutam tüy tek tek tel tel ayırmıştı. Yavaşça onları içine serpip su ile karışmalarına yardım etti. Bir süre sonra iksir hazırdı. Ivy yanında getirdiği şişeye doldururken çoğunun bitirdiği fark etti.’ Amma da hızlılar.’ diye aklından geçirmişti. Sonunda bitip masasına koyduğunda baya bir rahatladı. Kazanın sıcaklığından az daha bayılıyordu.
Bir süre sonra dersin bittiğini profesörden öğrenmişlerdi. Zamanları da bitmişti. Çıkma izni geldiğinde Alicia tüm eşyasını topladı. Çıkarken hoşlandığı çocuğun peşinden gitmeyi aklına koymuştu. Arkasından bir ses duydu.
“ Nereye Alicia?”
“Hiç işim var!”
Alicia omuz silkerek sınıftan ayrıldı. Koridorda aradığı sohbet etmek istediği biri vardı ve kaçırmak istemiyordu. Zaten güzel geçen iksir dersinden sonra arkadaşlarla sohbete ne gerek vardı.
------------------------------------------------------------------------
BETİMLEMELER MÜKEMMEL...UZUNLUK MÜKEMMEL...SÜPER BİR RP..50/50 TABİKİ..! | |
| | | Tom Riddle Durmstrang/4.Sınıf Hugestclaw Öğrencisi
Mesaj Sayısı : 37 Yaş : 32 Savaş Tarafım : ***/Ö.Y./*** Yaşım(Rp\'de) : 14 Asam : kızıl ejder Kan Saflığı : melez En Belirgin Özelliği : tek başına hareket eder Kayıt tarihi : 28/06/08
Kişi sayfası Büyü Gücü: (10/100) Rp Gücü: (0/100)
| Konu: Geri: 28 Haziran-8 Temmuz(Offline) Perş. Tem. 03, 2008 12:49 am | |
| Tom kütüphanede iksirlerle ilgili bir kitaba kafasını dayamış uyuyordu.Şatonun kirli pencerelerinden içeri giren klasik Bulgaristan esintisi saçlarını karıştırıyordu.Birden irkilerek uyandı.Yüzüne kitabın izi çıkmıştı.Saatine baktı.Şatonun öbür tarafında zindandaki iksir dersine gitmek için sadece 5 dakikası vardı.Paldır küldür salondan çıkarken kütüphaneci ona küfürler savuruyordu ama umrunda değildi.Ashlee simpson en sevdiği profesörlerdendi çünkü o da bir ö.y. taraftarıydı.Bir yandan bunları düşünürken, bir yandanda var gücüyle koşuyordu.5.kat merdivenlerinden aşağı inerken sadece 2 dakikası vardı.Bacakları ve ciğerleri ona resmen isyan ediyordu.Gözleri ise yarım kalaan uykusunu tamamlaması için ona yalvarıyordu.Vücudunun tüm zelzenişlerini bir kenara attı ve koşmaya devam etti.Şimdi kapıya sadece elli metre vardı.Karşı koridordan profesör geliyordu.Son bir olağanüstü güçle tam kapının önüne vardı.Hemen açıp içeri girdi.Profesör onu farketmemişti.Ciğerleri hala yırtılacak gibi açıyordu.Sırasına oturduğunda hala nefes nefeseydi.Profesör simpson içeri girdi. -Evet,hemen derse başlamak istiyorum.Önünüzdeki kazanlara şu malzemeleri koyup en berrak karışımı elde etmeye çalışın.Malzemeleriniz: -kızartılmış kurbağa derisi -ısırgan otuyla kaynatılmış testral kanadı -ezilmiş hipogrif gagası -bezir -pigme pofidik kılı -alıç yaprağı En iyi karışımı yapan fazladan puan alacak.Başlayın! Tom'un emeklerini meyvesini veriyordu.Saatler boyunca değerli vaktini kütüphanede harcamıştı,az daha derse geç kalıyordu,uykusundanda olmuştu ama bunlara değdi.Kütüphanede bunun üzerine çalışmıştı.Orta boy kazanına önce pigme pofidik kılı koydu.Sonra sırasıyla alıç yaprağı,ısırganotlu testral kanadı,ezilmiş hipogrif gagası ve beziri koydu veeeee tamamdı!Sonun ilk başarısını yakalamıştı en berrak kıvam onundu. Profesör hemen yanına gitti ve onu kutladı...
----------------------------------------------------------------
-10 PUAN!BU RP'NİN BENİM RP'MLE ALAKASI YOK!İLK OLARAK PUANLARI OKURSANIZ SEVİNİRİM..! | |
| | | William Ravenous 3. Sınıf Gryffindor Öğrencisi
Mesaj Sayısı : 1260 Yaş : 29 Nerden? : Bilgisayarın başından.. Rp Sevgilim : Tanışma sürecindeyik.. :D Yaşım(Rp\'de) : 13 Asam : Zekanın Buğusu Kan Saflığı : Safkan En Belirgin Özelliği : Trip,Espri,Ezik Hissetme.. Yetmezmi Ruh haliniz : Kayıt tarihi : 26/04/08
Kişi sayfası Büyü Gücü: (10/100) Rp Gücü: (55/100)
| Konu: Geri: 28 Haziran-8 Temmuz(Offline) Perş. Tem. 03, 2008 11:02 pm | |
| Sirius o gece pek iyi uyuyamamıştı.İlk İksir dersi için içinde bir heyecen vardı.Hayallerini süsleyen meslek için ilk adımı yarın atacaktı.Yatağına uzandı ve ders hakkında hayaller kurdu.Gözlerini kapatarak hayal kurması onu uyutmuştu.Sabah kalktığında kahvaltının başlamasına 13 dk. vardı.İçinden bir 'Oh' çekerek mermer merdivenlerden aşağı indi.Gryffindor Masası'na oturdu.Önüne çeşit çeşit yiyecekler geldi.Kendi için bir parça ekmek kopardı ve üzerine bal sürdü.Kahvaltısını bitirdikten sonra çantasını kapar kapmaz İksir zindanınıa koştu.Koşarken çantasından bir 'Cart' sesi geldi.Belli ki çantada bir yırtık vardı.Umursamadı Sirius ve zindanın kapısını çaldı.Kapıyı açtığında içeride sadece Profesör'ün olmadığını anladı.Kendine bir sıra bulup oturdu.Profesörün açıklamasından sonra kendi sırasını bekledi.Sıra ona gelince ayağa kalktı.Boğazını temizleyerek sözüne başladı.
'Ben Sirius Black.Gryffindor 2.sınıf öğrencisiyim.İleride Seherbaz olmak istediğim için bugün buradayım.Bu dersin biraz karmaşık olduğunun farkındayım.Ama öğrendikçe eğleneceğimi umuyorum.' deyip oturdu Sirius.Sınıftaki son kişi o olduğu için sözünü bitirince herkes arkasındaki tozlu kapılı dolaba koşup kapağı açtılar.İçinden pek çok malzeme alıp kazanlarının başına oturanları görünce o da dolabın başına gitti.Çıban İyileştiric İksir için gerekli malzemeleri alıp kazanının başına oturdu.Profesör'ün verdiği talimatlar doğrultusunda iksirini hazırlamaya koyuldu.Karıştırdı,karıştırdı.Artık ona göre yeterli gelince kazanının ateşini söndürdü.En son kirpi dikenini ekleyince biraz dumanın arasında kaldı.İksirini bitirince dolaba gitti ve bir cam şişe aldı.İçine iksirini doldurup kapağını kapattı.Şişeyi masasına koydu ve Profesör'ü bekledi..
---------------------------------------------------------------
UZUNLUK ÇOK KISA...BENİM CÜMLELERİMDEN HİÇ BİR ALINTI YAPMAMIŞSIN.SONUÇ 0/50..!
En son Sirius Black tarafından C.tesi Tem. 05, 2008 2:35 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 3 kere değiştirildi | |
| | | Ashlee Simpson 6.Sınıf Slytherin Öğrencisi
Mesaj Sayısı : 293 Yaş : 29 Rp Sevgilim : Aranıyor..! Savaş Tarafım : ~~Ölüm Yiyen~~//Death Angel\\ Yaşım(Rp\'de) : 16 Asam : Karanlığın Gücü Kan Saflığı : Safkan En Belirgin Özelliği : Çılgındır.Maceraya bayılır... Kayıt tarihi : 15/06/08
Kişi sayfası Büyü Gücü: (50/100) Rp Gücü: (100/100)
| Konu: Geri: 28 Haziran-8 Temmuz(Offline) Cuma Tem. 04, 2008 5:02 pm | |
| Arkadaşlar..! Ders ortak ve offline işleniyor...Lütfen bunlara ve benim Rp'lerime dikkat ederek yazın Rp'lerinizi..! | |
| | | Melody Krum 3.Sınıf Slytherin Öğrencisi
Mesaj Sayısı : 52 Yaş : 29 Rp Sevgilim : Arıyorumm xD Savaş Tarafım : Kötü TaraF Yaşım(Rp\'de) : 15 Asam : Çoban püskülü Kan Saflığı : Safkan En Belirgin Özelliği : Zeki ve Sinsi olması Kayıt tarihi : 29/06/08
Kişi sayfası Büyü Gücü: (0/100) Rp Gücü: (0/100)
| Konu: Geri: 28 Haziran-8 Temmuz(Offline) C.tesi Tem. 05, 2008 11:29 am | |
| Melody yatağından zıplayarak uyanmıştı. Neredeyse yere düşecekti. Her zamanki kabuslarımdan biri... diye düşünerek yatağından kalktı. Yatağının yanındaki komidininin üzerindeki bir yazı her zamanki gibi yanıp sönüyordu. Melody yazıyı sesli bir şekilde okudu Bugün iksir dersi! yazıyordu ve Melody her zamanki gibi bugün bu dersin olacağını unutmuştu. Neden herzaman derslerin günlerini unutuyorumki... diye geçirerek duş almak için kapıya doğru ilerledi. Melody yeniden içeri geldiğinde saçlarından yerlere sular damlıyordu. Dolabından bir havlu alıp saçlarını bir sargı biçiminde havluya sardı ve ders için gerekli olan şeyleri almaya koyuldu. Eski dolabının içi boş parşömenler , mürekkebler ve tüğ kalemlerle doluydu. Kahverengi çantasını gürültülü bir şekilde dolaptan çıkardı. Hala uyumakta olan bir kız hafifçe gözlerini araladı. Melody kızın uyandığını farketmişti bu yüzden çabucak birkaç parşömen içi dolu bir mürekkep ve tüğ kalem alıp çantasına attı. Koşar adımlarla slytherin Kızlar yatakhanesinden çıkarak Ortak salona doğru ilerledi. Ortak salona geldiğinde slytherin masasının biraz dolu olduğunu gördü. Ve en yakın arkadaşlarından biri olan Lilyi gördü. Yanına gidip selam verdi. Lilyde ona selam verdi ve glümsedi. Melody lilynin yanına oturdu ve kahvaltı yapmaya başladı. Bugün iksir dersi varmış acaba derste ne yapılacak ? diye sordu. Lily ağzına attığı yeşil zeytinin suyunu emerek Evet biliyorum ama derste ne yapılacağından emin değilim dedi. Ve ekledi Benim gitmem gerekiyor. Daha duş alacağım. Derste görüşürüz. dedi ve ortak salondan ayrıldı. Melodyde kahvaltısını yaptıktan sonra kalktı ve iksir dersine doğru yol aldı. İksir dersliğinin işleneceği yeri zor zar bulmuştu. Sınıfa girdiğinde sınıfın epeyce dolu olduğunu gördü. Profesöre selam vererek 3. Sınıfların olduğu maslara doğru ilerledi ve 5. Sıraya oturdu. Ve tam bu sırada profesörün zarif sesiyle ilkildi. "Evet...Sınıf dolduğuna göre dersimize başlayabiliriz.İlk olarak kendimi tanıtayım.Ben Ashlee Simpson.Sizin bu yıl ki ve umarım gelecek yıllardaki iksir profesorunuzum.Ben kendimi tanıttığıma göre dersime başlamadan önce sizde kendinizi tanıtabilirsiniz.Sanıyorum ki dersimize yeterince zamanımız kalır."dedi ve duraksadı.Sınıfa şöyle bir göz gezdirdikten sonra en önlerdeki bir çocuğu işaret ederek devam etti. "Sanırım sen kendini tanıtmaktan başlayabilirsin.Tabii sonra da sırayla diğerleri kendini tanıtacak." Sıra Melodye geldiğinde melody ayağa kalkarak; Melody Krum Slytherin 3. Sınıf öğrencisiyim. Müzik dinlemeyi, Geceleri yıldızları ve ayı seyretmeyi çok severim dedi ve yerine oturdu. Herkes kendini tanıttığı zaman profesör ilk olarak küçüklerin dersini açıklayacaktı ; "Bu dersimizde sizin yapacağınız iksir Çıban İyileştirici İksir.İsmindende anlayabileceğiniz gibi çıbanı iyileştirmek için kullanılıyor.Bu iksiri yapmanız içni gerkeli olan malzemeler; kurutulmuş ısırgan otu,ezilmiş yılan dili,haşlanmış boynuzlu sümüklüböcek,kirpi dikeni.Bu malzemelerin hepsini sağ taraftaki dolaptan alabilirsiniz.Yalnız sizi bir konuda uyarmam gerek.Kirpi dikenini,kazanı ateşten aldıktan sonra koymalısınız.Eyer kazan ateşteyken eklerseniz bu iksir kazanı eritebilir ve sizde zarar görebilirsiniz.Eh sanırım bu kadar bilgi yeter.İksirini bitiren dolaptan bir cam şişe alsın ve iksirini ona doldursun.Cam şişeye koyan cam şişeleri masama koysun.Ben iksiri değerlendiririm.Ve size son olarak söyliyeceğim,eğer yardıma ihtiyacınız olursa beni yanınıza çağırmanız yeterli." Melody Herkes gibi yerinden kalktı ve dolaba doğru ilerledi. Malzemeleri almıştı birde yerde birinin elinden düşürdüğü kazanı kaptı ve masasına götürdü. Profesörün dediklerini parşömenine yazmıştı parşömenin de yazanları bir bir uyguladı . Melody iksir için daha az zaman harcayabilirdi fakat sınıftaki atmosferi bozan poff sesleri insanı heyecanlandırıyordu. En sonunda Melody iksirinin hazır olduğuna karar verdi. Ve iksiri cam şişeye doldurmaya başladı. Çoğunlukta bitirmişti. Bazıları profesörün masasına götürüyor bazıları ise iksirini son kez inceliyordu. Melody cam şişenin yeterince dolduğunu anlayıp profesörün masasına götürdü. Bu sırada profesörün sesi duyuldu çünkü herkes bitirmişti. "Eh bu dersimiz bu kadar.Umarım dersimi beğenmişsinizdir.Yaptığınız iksirlere gelince,tabiki mükemmel olması beklenmiyor ama ortalama olarak iksirleriniz gayet iyi.Hepinizi kutluyorum.Şimdi çıkabilirsiniz." dedi ve herkes kapıya doğru ilerledi. Melody kapıdan geçerken birkaç ayağa bastığını fark etti.
---------------------------------------------------------------------
Bazı yazım ve imlâ hataların var...Ama yinede betimlemelerin iyi..Kendi cümlelerine epey yer vermişsin.SONUÇ 40/50..! | |
| | | Gabriella S. Miller 4. Sınıf Ravenclaw Öğrencisi
Mesaj Sayısı : 46 Yaş : 34 Nerden? : BiLmEm =) Rp Sevgilim : YoK xD OLmaSadA OLuR xP Savaş Tarafım : AkıLLı Ve ZeKi OLaN TaRaF =) ZaY xD Yaşım(Rp\'de) : 16 Asam : Dikenli Defne - TuTaRkEn BaTmaSınDa xD Kan Saflığı : Safkan En Belirgin Özelliği : AkıLLı Ve SeMpATiK =] Kayıt tarihi : 01/07/08
Kişi sayfası Büyü Gücü: (100/100) Rp Gücü: (100/100)
| Konu: Geri: 28 Haziran-8 Temmuz(Offline) Ptsi Tem. 07, 2008 12:57 pm | |
| Gabriella güneşin doğuşuyla beraber uyandı. Uykusunu tam alamamıştı. Ama birkere kalktığı zaman tekrar uyuması biraz zordu onun için. Ne yapsa ne etse uyuyamıyordu. Gözleri uykusuzluktan mıknatısın birbirini çekmesi gibi durmadan kapanıyordu. Daha uyanamamıştı tam. Banyoya doğru ilerledi. Sarhoşlar gibi bir sağa bir sola gidip geliyordu. Neyseki banyoya vardı. Ilık bir duş aldıktan sonra üzerini giydi. Birazda olsa açılmıştı. Bir anda iksir dersi aklına geldi. Hemen üzerini giydikten sonra çantasını hazırladı. Herşeyini hazırladıktan sonra artık yatakhaneden çıkabilirim dercesine gözlerini tamamen açtı ve binanın koridorlarında kesik kesik yürüyerek iksir dersliğine vardı. Sınıftan içeri girdi. 4. sınıfın olduğu yere oturdu. Öne oturmayı sevmediği için arka sıralardan birine geçti. Profesöre dikkatlice bakıyordu. Bu derste neler işleneceğini merakla bekliyordu. Profesör birden:
"Evet...Sınıf dolduğuna göre dersimize başlayabiliriz.İlk olarak kendimi tanıtayım.Ben Ashlee Simpson.Sizin bu yıl ki ve umarım gelecek yıllardaki iksir profesorunuzum.Ben kendimi tanıttığıma göre dersime başlamadan önce sizde kendinizi tanıtabilirsiniz.Sanıyorum ki dersimize yeterince zamanımız kalır."
dedi. Gabriella "YETERR!!!" diye haykırmak istiyordu. Bıkmıştı artık bu tanışma olayından.Ama mecburdu. Sora ona gelmişti. Yavaşça ayağa kalkarak kendini tanıttı ve yerine tekrar oturdu. Herkes kendini tanıttıktan sonra artık derse geçilebilirdi. Gabriella meraklı gözlerini Profesöre dikti.
"Bu dersimizde sizin yapacağınız iksir Çıban İyileştirici İksir.İsmindende anlayabileceğiniz gibi çıbanı iyileştirmek için kullanılıyor.Bu iksiri yapmanız içni gerkeli olan malzemeler; kurutulmuş ısırgan otu,ezilmiş yılan dili,haşlanmış boynuzlu sümüklüböcek,kirpi dikeni.Bu malzemelerin hepsini sağ taraftaki dolaptan alabilirsiniz.Yalnız sizi bir konuda uyarmam gerek.Kirpi dikenini,kazanı ateşten aldıktan sonra koymalısınız.Eyer kazan ateşteyken eklerseniz bu iksir kazanı eritebilir ve sizde zarar görebilirsiniz.Eh sanırım bu kadar bilgi yeter.İksirini bitiren dolaptan bir cam şişe alsın ve iksirini ona doldursun.Cam şişeye koyan cam şişeleri masama koysun.Ben iksiri değerlendiririm.Ve size son olarak söyliyeceğim,eyer yardıma ihtiyacınız olursa beni yanınıza çağırmanız yeterli."
dedi Profesör. Gabriella o meraklı gözlerini Profesörün üstünden çekerek sağ taraftaki dolaba yöneldi. Herkes savaşırcasına dolaba hücum ediyordu. Neyseki Gabriella gerekli malzemeleri aldıktan sonra yerine oturabilmişti.Gabriella profesörün dediklerini uyguladıktan sonra perşomene yazdığı yazıyı okuyarak tekrar dolaba yöneldi ve dolaptan bir cam şişe alarak yaptığı iksiri cam şişeye koydu. Sanırım iksiri hazırdı artık. İyice bir kontrol ettikten sonra cam şişeyi Profesörün masasına götürdü. Masanın sol tarafına cam şişeyi yerleştirerek yerin eoturdu. Meraklı gözlerle etrafına bakındı. Herkes perşomene birşeyler karalamıştı. Bir bir iksirleri götürürlerken bir "PATT !!" diye ses geldi.Birisinin cam şişesi kırılmıştı. Tabi iksirde bozulmuştu. Sonra kız tekrar yerine geçerek perşomenini inceledi ve üzgün bir şekilde tekrar iksirini yaptı. Artık herkesin iksiri hazırdı ve profesörün masasındaydı. Ders bitmişti.Profesör:
"Eh bu dersimiz bu kadar.Umarım dersimi beğenmişsinizdir.Yaptığınız iksirlere gelince,tabiki mükemmel olması beklenmiyor ama ortalama olarak iksirleriniz gayet iyi.Hepinizi kutluyorum.Şimdi çıkabilirsiniz."
dedi ve herkes sırayla sınıftan ayrıldı.
---------------------------------------------------------------------
40/50..! | |
| | | Mai Yumi Kuraki Beauxbatons/6. Sınıf Unicornwit Öğrencisi
Mesaj Sayısı : 19 Yaş : 29 Nerden? : Japonyaa! Rp Sevgilim : Arıyorum mümkünse çekik gözlü :D Savaş Tarafım : Yokk! Yaşım(Rp\'de) : 16 Asam : Almadım daha Kan Saflığı : Safkan! En Belirgin Özelliği : Tatlılığı Kayıt tarihi : 27/06/08
| Konu: Geri: 28 Haziran-8 Temmuz(Offline) Paz Tem. 20, 2008 2:40 pm | |
| 6. sınıfın ilk dönemi başlıyordu... Yatakhane çok sessizdi. Mai yatağından inerken kocaman ayısınıda bir elinden tutmuş sürüklüyordu. Onu sürüklediğini farketmemişti önce. Sonradan anlamıştı masum ayıcığı peşinde perişan ettiğini. Ayıyı kaldırıp var gücüyle yatağına fırlattı önce. Sonra peltek bir biçimde lavaboya yürüdü. Aynanın karşısına geldiğinde bir kez daha hayran olduğunu anladı kendisine. Yüzü bir bebeğinkinden daha pürüssüz ve temizdi. Bu her zaman ona moral vermek için işe yarıyordu. Bugün güzel geçecekti anlaşılan. Kendine aynada bir göz kırpıp elini yüzünü yıkadı. Şimdi çok daha iyi görebiliyordu güzel yüzünü...
İlk ders iksirdi bugün. Bunun için özel alınan iksir elbisesini giymek istiyordu. Üzerine bir şey dökülmemesi, dökülsede onun üstüne dökülmesi için giyiyordu bu elbiseyi. Uzun bir gömlek gibiydi. Ama tabii ki Profesör'ün kü gibi... Saçlarını üstten topladıktan sonra ellerini cebine koyarak şöyle bir baktı kendisine. Aslında küçük sınıflarla aynı derste olmak pek hoşuna gitmiyordu. Yaşıtlarıyla konuşmak daha çok hoşuna gidiyordu. Çünkü onu analayabilecek biri anca ya üstün zekalı, ya da büyük rütbeli biri olabilirdi.
Beauxbaton koridorlarında normal adımlarla ilerlerken birden birine çarpmıştı. Kitapları olduğu gibi yere dökülmüş, tekrar onları toplaması gerekmişti. Ona çarpan kıza ellerini beline koyarak baktı ve :
" Söylesene aklın nerde senin?.. "
Kız çok ürkmüş gibiydi. Çok masum bir yüz ifadesi vardı. 3. ya da 4. sınıfta olmalıydı. Mai ona acıyarak başka bir şey söylemedi. Şimdi kız kitapları topluyordu. Mai ondan kitapları alıp diğerlerini de aldı. Çok ürkmüş ve korkmuş bir ifadesi vardı kızın. Elinde ki kitabı öylesine sıkıyordu ki sanki onu alacaklarından korkuyordu...
" Tamam önemli değil. Korkmana gerek yok. Biraz sert çıktım kusura bakma... "
Kız hiç bir şey söylemeden hızla koridorun karanlığında kaybolmuştu. Yine acıma duygusu kabarmıştı Mai'nin. Yoluna devam etti. Sınıfın önüne geldiğinde geç kalmadığını anlamıştı. Kapıyı yavaşça açarak önce bir Profesör gelmiş mi diye baktı. Ama henüz gelmemişti. Bu iyi olmuştu. 6. sınıfın ilk döneminden geç kalmak istemezdi tabii ki. Kitaplarını masanın altına koyarak ellerini bağladı. Etrafı izlerken gürültülerden rahatsız olduğunu belirtti. Herkez bir anda gürültüyü kesmişti. Daha sonra biraz daha kısıksesle konuşmaya başlamışlardı. Mai gülümseyerek teşekkür etti ve Profesörün gelmesini bekledi. Birden sınıfın kapısı açıldı ve Profesör giriş yaptı. Herkez aynı anda ayağa kalkarak saygı duruşu gibi bir şey yapmıştı. Böyle ciddi durumlarda mutlaka gülmesi gerekirdi Mai'nin...
" Evet... Sınıf dolduğuna göre dersimize başlayabiliriz. İlk olarak kendimi tanıtayım. Ben Ashlee Simpson. Sizin bu yıl ki ve umarım gelecek yıllardaki iksir profesorunuzum. Ben kendimi tanıttığıma göre dersime başlamadan önce sizde kendinizi tanıtabilirsiniz. Sanıyorum ki dersimize yeterince zamanımız kalır. "
Herkes birbirine bakarken Profesör bir sözüyle son noktayı koymuştu. Çok güzel ve akıllı bir Profesöre benziyordu. Sesi ve nazikliğide bi o kadar etkileyiciydi. Profesör dudaklarını tekrar aralayıp konuşmaya başlamıştı. " Sanırım sen kendini tanıtmaktan başlayabilirsin.Tabii sonra da sırayla diğerleri kendini tanıtacak. " Profesörün işaret ettiği kişi Hermione'ydi. Hermione'nin kendini tanıtma faslından sonra herkes teker teker başlamıştı tanıtmaya. Sıra Mai'ye geliyordu. Mai hiç heyecanlı değildi. Sakin bir şekilde yerinden kalktı ve : " Öhöm. Ben Mai Yumi Kuraki. Beauxbaton 6. Sınıf Unicornwit öğrencisiyim. Sanırım dersinizde ki tek Beauxbaton'luyum. Çok canayakın ve hazırcevabım. Benim için iyi bir arkadaş derler. " diyerek kendini kısaca tanıttı ve yerine tekrar yerine oturdu. Tanışma faslı böyle sürerken Mai sıkıntıdan kitaplarını kaıştırıyordu. Fazla bilgi hiç bir zaman kötü olmazdı. Mai'yi sıkıntısından kurtaran söz yine Profesörden çıkmıştı. Onu can kulağıyla dinliyordu... " Herkez kendisini tanıttığına göre derse geçebiliriz.İlk olarak küçük sınıfların yapacağı iksiri anlatayım. " Profesör tahtaya ilerlerken Mai Türlü kalemini çıkarıp hazırda bekledi. Profesörün vediği malzemeleri yazacaktı. Ama o ilk önce küçük sınıflara söylemişti. Bu yüzden not alma gereği duymadı ve büyük sınıflara vereceği malzemeyi bekledi. Sonunda onuda vermişti Mai not alarak Profesörü dinliyordu... " Gelelim büyüklere.Çocuklar size öğreteceğim büyü çok daha önemli ve dikkat etmeniz gereken büyü.Size öğreteceğim büyünün ismi;Hakikat İsmi.Bu büyü insanı gerçeği söylemeye zorlar.Eh bunu duyar duymaz bu iksiri Veritaserumla karıştırmayın sakın.Veritaserum hakikat iksirinden daha güçlü bir iksirdir.Ama onu size yaptıramam tabi ki...Bu iksiri kullanacağınız kişinin ağzına 2-3 damla damlatmanız yeterlidir.Damlalardan sonra hemen gerçekleri söylemeye başlarlar.Bu iksir daha önemli olmasına rağmen kolay bir iksirdir.Size gerekli olan tek malzeme Pirşakır Tüyleri.Bu tüyleride dolapta bulabilirsiniz.Sizde küçük arkadaşlarınız gibi cam şişeye doldurup bana getirin.Sakın iksirlerden kendinize ayırmayın çünkü öğrencilerin kullanması yasaktır... " Mai söylenilenleri harfiyen uyguladı ve yerinden kalkıp Tüylerden aldı. Cam bir şişeye doldurup masasına ilerledi. Artık sihiri yapması için her şey mümkündü. Baya bir uğraştan sonra ortaya mükemmel bir iş çıkmıştı. İçinden gülümseyerek : " İşte Mai!.. " dedi ve Profesör bakarken ona gülümsedi. Canayakın olduğunu oda anlamış gibi görünüyordu... " Eh bu dersimiz bu kadar.Umarım dersimi beğenmişsinizdir.Yaptığınız iksirlere gelince,tabiki mükemmel olması beklenmiyor ama ortalama olarak iksirleriniz gayet iyi.Hepinizi kutluyorum.Şimdi çıkabilirsiniz... " Mai dersin kısa sürdüğünü düşünüyordu ama Profesör'de henüz genç ve yorgundu. Bu onun için en iyisidir diye düşünerek Profesöre iyi günler diledi ve gülümseyerek eşyalarını topladı. Sınıftan en son çıktı ve içinden : " Kazasız belasız geçti... " diyerek koridorlarda yavaşça yürüdü... | |
| | | | 28 Haziran-8 Temmuz(Offline) | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|